Page 88 - Gastronomi Dergisi
P. 88

GA STR O N O Mİ

                                                         röportaj




                                                     Dede ve Babade Kurucu Şefi

                                                                    Ahmet Dede
                                                “Kendime en baştan



                                                    bir kariyer yaratıp



                                                       mutfağı seçtim”




                                              Başarının tesadüfi olmadığının; hayatta başka bir hedefiniz varken bile kendi
                                              elinizde olmayan nedenlerden dolayı o hedefin “imkansız” hale gelmesinden
                            Güneş Özkan
                                                sonra yepyeni bir hedef belirlemenin, yine çok çalışmanın, o yeni hedefte
                                                de en iyisi olabilmenin kanlı canlı kanıtı: Şef Ahmet Dede. Profesyonel bir
                                                 futbolcu olma yolunda ilerlerken sakatlığından dolayı futbola veda edip
                                              25’inden sonra uzak diyarlarda şef olmaya karar veren, şimdi ise 2 Michelin
                                                Yıldızı sahibi restoranında 3’üncü yıldıza da göz kırpan Dede’nin; yalnızca
                                                mutfakta bir kariyer hedefleyenlere değil, herkese -hangi yaşta olursanız
                                                          olun- örnek olacak hayat hikayesini ondan dinledik.
                                              Geldiğiniz noktayı anlayabilmek adına sizi sizden dinlemek isteriz.
                                              1985 yılında, Ankara’da doğdum; Ankara’da okudum. Futbol oynuyordum o yıllarda.
                                              Kaleciydim, çok da iyiydim. Herkes çok emindi, profesyonel bir kaleci olacağımdan. 17
                                              yaşında Ankara Demirspor’a transfer olmuştum ama sakatlandım. Kuşadası’nda amcamın
                                              restoranı var. 18-19 yaşında onun yanına gittim. Ondan ilham aldığımı da söyleyebilirim.
                                              Annem de muhteşem bir ev kadınıdır. Türk ailelerinde her zaman sabahtan akşama kadar
                                              yemek pişer. Böyle bir ortamda da zengin bir yemek kültürü oluyor. İlkokuldaydım, yaz
                                              tatillerinde, komşumuzun meyve-sebze arabasının arkasına geçer, “soğan, patates, kiraz,
                                              armut” diye bağırır, onları tartıp satardık. İşin bir bu kısmı vardı benim için, bir de futbol. 22-
                                              23 yaşındaydım, evlendim, eski eşim İrlandalıydı. 25 yaşında Dublin’e geldim. Kendime en
                                              baştan bir kariyer yarattım, mutfağı seçtim.



































          88
          88
   83   84   85   86   87   88   89   90   91   92   93