Page 110 - Gastronomi Dergisi
P. 110

GA STR O N O Mİ

                                                             şef




                                                                                 Son olarak genç şeflere
                                                                                 tavsiyeleriniz nedir?
                                                                                 25 senedir mesleğim bu. Eskiden şeflik
                                                                                 popüler bir meslek değildi. Kız vermiyorlardı
                                                                                 neredeyse! İstanbul Üniversitesi İngilizce
                                                                                 İşletme mezunuyum. “Aşçı olmak istiyorum”
                                                                                 dediğimde, “Oğlum, bizi utandırma! Öyle
                                                                                 önlük giyip mi dolaşacaksın, seni onun için
                                                                                 mi okuttuk bu kadar sene!” dedi ailem… Ben
                                                                                 yalan söyleyerek otelcilik okumaya gidiyorum,
                                                                                 dedim. Aile mesleği tekstilde de çalıştım ama
                                                                                 sevmedim. Aşçılığa yazıldım yurt dışında.
                                                                                 Ben gittiğimde bu kadar restoran yoktu,
                                                                                 şefler önemli değildi. Şimdi 81 üniversitede
                                                                                 gastronomi okulu, sertifika programları var.
                                                                                 Ama gençlerin önce bu işi yapıp yapmamaya,
                                                                                 gerçekten sevip sevmediklerine karar vermeleri
                                                                                 lazım. Hep şu örneği veriyorum. Ben mesela
                                                                                 yürümeyi, koşmayı seviyorum. Ama bunu
                                                                                 profesyonel olarak yapmıyorum. Profesyonel bir
                                                                                 atlet olmaya karar verirsem, ağırlık kaldırmam
                                                                                 lazım; diyetime, her şeyime dikkat etmem
                                                                                 lazım. Şu anda aşçılık çok popüler bir meslek.
                                                                                 Yemek yapmayı seviyorsunuz, yemeklerinizi
                                                                                 eşiniz, dostunuz beğeniyor olabilir ama bu, iyi
                                                                                 bir aşçı olacağınız anlamına gelmiyor.
          “Bir dostum beni yemeğe
          davet ettiğinde zeytinyağlı                                            Bir restoran açtığınızda ya da şef olduğunuzda
                                                                                 sizin aynı menüyü sürdürebilmeniz lazım.
          veya tencere yemekleri                                                 Benim tavsiyem mesleği yapmak isteyenler
          yaparlarsa daha çok                                                    kampa girer gibi önce restoranlarda bedava
                                                                                 çalışsın. Nasıl bir şey profesyonel atlet olmak?
          hoşuma gider.”                                                         Para almasınlar. 15 gün girsinler bir yerde
                                                                                 gece gündüz o sıcak mutfakta bağırış çağırış
                                                                                 arasında gerçekten bu işi yapıyorlar mı,
          Peki sürdürülebilirlik?                                                yapamıyorlar mı, ona bir karar versinler. Aşçılık
          Amerika’da benim sevdiğim 100 mil diye                                 okulunu da bir araç olarak görmek lazım, amaç
          bir akım var mesela. Restoranlar kendi
          bulundukları noktaya 100 mil yaklaşık                                  değil. Para için yapmasınlar bu işi.
          160 kilometrelik bir halka içerisinde ne
          yetişiyorsa onlardan yemek hazırlıyorlar. Bu
          aslında hem mevsiminde mutfak kültürünü
          hem sürdürülebilirliği desteklerken karbon
          salınımının azaltılmasına da yardımcı oluyor.

          Tüketici kısmından bakarsak bir
          restorana gittiğimizde nelere dikkat
          etmeliyiz?
          İlk başta söylediğim gibi şef owner işletmeler
          önemli. Şefin birebir başında olduğu
          restoranlar. Küçük bir ev lokantası da
          olabilir, esnaf lokantası da olabilir, küçük
          bir köfteci de olabilir. Ama şefin başında
          olduğu, emek verdiği, özellikle de yatırımcısı
          olduğu işletmeleri değerli buluyorum.

          Beğendiğiniz şefler var mı?
          Ben Gordon Ramsay ile altı sene çalıştım.
          Robuchon’la çalıştım. En yetenekli
          insanlardan biriydi. Messi, Picasso gibi!
          Ondan yemek yapma konusunda çok şey
          öğrendim. Türkiye’de de çok beğendiğim
          şefler var. Cihan Kıpçak, Murat Deniz Temel,
          Mevlüt Özkaya, Görkem Özkan, Emre Şen
          ve Civan Er ilk aklıma gelenler.
          110
   105   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115