Lil’a Restaurant: Relais & Chateaux’un Türkiye’deki tek temsilcisi

Aliye GÜMÜŞ

Kültürel, dini ve doğa yapısı itibariyle dünyanın eşsiz turizm bölgelerinden biri olan Kapadokya, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alıyor. Kapadokya’nın en yüksek ve görkemli noktası olan Uçhisar Kalesi de hiç şüphesiz bölgenin önemli simgelerinden biri. Kalenin yamaçlarına, en özel noktalarından birine konumlanan Museum Hotel, binlerce yıllık mağaraların ve geleneksel taş evlerin restore edilmesiyle konuklarına büyüleyici bir atmosferin kapılarını açmış. Museum Hotel’in ana restoranı Lil’a Restaurant ise, Türk mutfağının en güzel örneklerini, Anadolu’nun unutulmaya yüz tutmuş ve Kapadokya’ya özgü geleneksel tatlarını bir araya getirerek bu atmosferi lezzetle taçlandırıyor. 

“Doğu Avrupa’nın En İyi Lüks Otel Restoranı” seçildi 

Dünyanın en prestijli lüks otel ve gurme restoran konsorsiyumlarından Relais & Chateaux’un Türkiye’deki tek temsilcisi olan Museum Hotel içerisinde yer alan Lil’a Restaurant, 2007 yılında kapılarını açtı. 2013 yılından bu yana da Relais & Chateaux’un ülkemizdeki tek üye restoranı konumunda olan Lil’a Restaurant, 2020’de World Luxury Restaurant Awards tarafından “Doğu Avrupa’nın En İyi Lüks Otel Restoranı” seçildi.

 Lil’a Restaurant Genel Müdürü Tolga Tosun, misafir kitleleri ve Relais & Chateaux hakkında şu bilgileri veriyor: “1954 yılında Fransa’da belli bir kalite misyonunu benimsemiş oteller tarafından kurulan Relais & Chateaux, bugün 60 ülke ve 5 kıtada 500’e yakın üye oteli bulunan dünyanın en prestijli otel konsorsiyumlarından biri. Sadece belli kalite standartlarına sahip, karakteristik özellikleri bulunan, lüks ve butik konaklamanın, gurme lezzetlerin ve şarap tadımının en güzel örneklerini sunan butik oteller, şatolar ve gurme restoranlar üye olarak kabul edilebiliyor. Kapadokya bölgesine gelen en üst düzey misafir kitlesine hizmet veriyoruz. Relais & Chateaux üyeliğimiz özellikle yabancı misafirler anlamında oldukça yüksek beklentiler oluşturuyor. Dünyanın en iyi restoranlarını deneyimlemiş bir kitleye hizmet verdiğimizi bilmek bizlere de her gün ayrı bir heyecan katıyor.” 

Dünyanın belki de en zengin mutfak kültürünün fine dining servis anlayışı ile doğru bir şekilde bir araya geleceğini göstermeye çalıştıklarını anlatan Tolga Tosun, çok mesafe kat etseler de hala yolun başında olduklarını, yakın gelecekte gastronomi anlamında Anadolu’da çok güzel gelişmelerin olacağını söylüyor. Otelin yaşayan müze konseptini lezzetleri ve en şık detaylarıyla konuklarına sunduklarını anlatan Tolga Tosun, “Birbirinden kıymetli tarihi eserler kapalı ve açık alanlarımızda sergileniyor. Sadece tarihi eserler değil, misafirlerimize Anadolu mutfağının en güzel örneklerini de sergiliyoruz bir anlamda” diyor. 

Önceliği, yerel lezzetler, yerel ürünler ve tedarikçiler

 Lil’a Restaurant’ın menü tasarımında önceliği, yerel lezzetler, yerel ürünler ve tedarikçiler. Yaklaşık 300 dönüm gibi bir alanda iyi tarım uygulamaları da yaptıklarını anlatan Tolga Tosun, ülkemizin “farm to table” konseptinde hizmet veren sayılı restoranlarından biri olduklarının da altını çiziyor. Tolga Tosun, “Biz Kapadokya ve Anadolu mutfağının zenginliğine oldukça fazla güveniyor ve hak ettiği noktada olmadığını düşünüyoruz. Ülkemizden ve tüm dünyadan en üst düzey misafirleri ağırlayan bir tesis olarak kaliteden asla taviz vermeden; yerel ve unutulmaya yüz tutmuş detayların hakim olduğu kusursuz tabaklar tasarlamaya özen gösteriyoruz” diyor.

 Lil’a Restaurant’ın mutfağında ülkemizdeki başarılı genç şeflerden biri olan Saygın Sesli ve 10 kişilik ekibi yer alıyor. Menüde; keşkekle sunulan ve 8 saat ağır ateşte pişen tandır kaburga, saray yahnisi, asma çubukları ile tütsülenmiş dana yanağı, ballı lavantalı fırın ördek, pişmaniye yatağında armut tatlısı ve tatlı yahni gibi çok özel ve çok beğenilen tatlar var. Tolga Tosun, “Şefimizin gelişmeye ve araştırmaya oldukça açık oluşu çok büyük bir artı bizim için. Özellikle geleneksel lezzetlerin modern anlamda yorumlanması adına çok kıymetli bir bakış açısına sahip. Açıkçası yerel ürünlerin kullanıldığı veya farklı yorumlandığı farklı lezzetler misafirlerimiz tarafından en çok ilgi görenler oluyor. Artık insanlar lezzetli olmasının yanında farklı olmasına da çok önem veriyor” diyor.

 Tolga Tosun, son olarak pandemi koşullarında çalışma biçimlerindeki değişiklikler hakkında şu bilgileri paylaşıyor: “Öncelikle kapalı alan kapasitemizi yüzde 50 oranında azalttık. Güvenli turizm sertifikasında yer alan bütün detayları ve çok daha fazlasını titiz bir şekilde uyguluyoruz. Ayrıca, Relais & Chateaux tarafından sunulan pandemi önlem standartlarını da uyguluyoruz. Son yönetmelik sonrasında sadece Museum Hotel misafirlerine hizmet vermeye başlasak da yakın zamanda normalleşme ile birlikte bu kısıtlamanın kalkacağını düşünüyoruz.”