Çağlayan Architects, çarpıcı konseptleriyle fark yaratıyor

Aliye GÜMÜŞ

Çağlayan Architects’i kısaca tanıyabilir miyiz?

Umut Cem Çağlayan ve Sonat Ongun tarafından 2008 yılında yolculuğuna başlıyor. Yeme içme alanında uzmanlaşan firmamız, ağırlıklı olarak restoran projelerine imza atıyor. 2015 yılında “International Property Awards” kapsamında “Armoni Restoran” projesi “Best Leisure Interior/Turkey” ve “Best Leisure Interior/Europe” ödüllerini kazanarak hem Türkiye hem de Avrupa’da yılın en iyi “Leisure Interior” projesi seçildi. Yine aynı sene Mocca Cafe projesi “Highly Commended/Turkey” ödülüne layık görüldü.

Tasarım prensiplerinizi ve tarzınızı anlatır mısınız? Ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Çağlayan Architects olarak, detaycı ve yaratıcı proje yaklaşımıyla doğru ve sürdürülebilir mimari çözümlere odaklanıyoruz. Kafe, restoran, ofis, fabrika ve eğitim kurumlarının yeme içme mekanlarına ek olarak birçok ofis ve endüstriyel yapının da iç mekanlarını tasarlıyoruz. Her projeyi özel bir proje olarak değerlendirip, ona özgü konsept ve detaylarla hayata geçiriyoruz. Müşterilerin beklentileri, arzuları, projenin bulunduğu konum gibi faktörleri dikkate alıyoruz. Fonksiyonelliği ihmal etmeden, tasarımsal prensiplerimizden çok uzaklaşmadan mekanları kurguluyoruz. Tasarımlarımızı ağırlıklı olarak sade ve modern bir tutumla yapıyoruz.

  

Son dönemde yaptığınız projelerden örnek verebilir misiniz?

Son dönemde çoğunlukla ofis ve sosyal alanlar/yemekhane yaptık diyebiliriz. P&G’nin yurt içinde sosyal alanlarını ve ofis alanlarını tasarladık, uyguladık. Şu an hala üzerinde çalışmaya devam ettiğimiz P&G Manchester’ın sosyal alanları projemiz bulunuyor.

Güncel tasarım trendleri neler, neler öne çıkıyor?

Son yıllarda daha çok gündemimizde yer alan iklim krizi sebebiyle ekolojik ve sürdürülebilir trendlerin ön plana çıktığını görüyoruz.

Konsept oluşturulurken yatırımcı ve mimar açısından süreç nasıl işliyor?

Konsept oluştururken yatırımcının isteklerini doğru şekilde okuyup, konsepti çarpıcı ve etkili olacak şekilde hazırlıyoruz. Yatırımcıyla uzun uzun yaptığımız görüşmelerle konsepti, maliyeti de dikkate alarak şekillendiriyoruz.

Proje süreciniz nasıl işliyor?

İlk olarak işverenle iletişime geçip, onların beklentilerini ve isteklerini iyi anlamaya çalışıyoruz. Daha sonra hızlıca proje alanlarında detaylı bir keşif yapıp, bu keşiflere elektrik, mekanik gibi çözüm ortaklarımızı dahil ederek proje alanını iyi bir şekilde çözümlüyoruz. Alana ait planlama çalışmalarına başlıyoruz. Daha sonra konsept araştırmaları yaparak, sunum dosyamızı ortaya çıkarıyoruz. İşverenden gelecek yorumlar doğrultusunda proje revizyonları yapıp, konsept sunumu tamamlıyoruz. Uygulama projelerini ekiplerimizle detaylı şekilde çalışarak uygulama öncesi projeleri hazırlıyoruz. İmalat ve imalat sonrası takiple de süreci yürütmeye devam ediyoruz.

 

Projelerdeki mutfak tasarımında şeflerle iş birliğiniz oluyor mu?

Bir yapının tasarımında ve hayata geçmesinde işveren, mimar, usta gibi birçok aktör vardır. Bu süreç çok kapsamlı ve birçok disiplini bir araya getiren bir süreç. Başlangıçta projelerle birlikte planlamaların çok düzgün yapılması inşa sürecinde karşılaşabileceğiniz sorunları ön görebilmek ve bunlara çözüm üretebilmek açısından çok önemli. Proje süreçlerinde sözleşme, zaman, kalite, risk, maliyet gibi bütün faktörleri bir arada değerlendirmek bu konuda tecrübe sahibi ve bilgili olmayı gerektirir. Mekânı kullanan şef ve tasarlayan mimarın iş birliği içerisinde olması gerektiğini düşünüyoruz; her zaman bunu yapabilmek mümkün olmasa da! Şefin ihtiyaçları, planlanan menü ile mimarın alan çözümü konusundaki bilgisi harmanlanmalıdır. Alanın maksimum performansla kullanılması, depolama alanları, pişirme alanları gibi alanların mekânsal kurgusunu şefle birlikte değerlendirip, çözmek daha uygun bir yöntem oluyor.

Mekânın yeme içme konsepti, içerideki mutfak projesini etkiliyor mu?

İlk aşamada mekânı kurgulamak için planlanan menü ve hizmet edilmesi ön görülen kişi sayısı bize yardımcı oluyor. Çünkü menü aslında bize üretim alanındaki işleyişle ilgili ilk ipuçlarını veriyor. Mutfaktan çıkması planlanan ürünlere göre cihazlar ve mekân metrekareleri belirleniyor. Yeme içme konsepti, mutfak projesini belirleyen en önemli etkenlerden biridir diyebiliriz.

 

Fark yaratacak işler ortaya koymak için Türkiye’de başlıca hangi temel koşullar olmalı?

Gerçekten fark yaratmak için işi bilmenin ve deneyimli olmanın yanı sıra çarpıcı konseptler yaratıp, bunları doğru maliyet parametresiyle çözümleyebilmek gerekmektedir. Önce tasarladığımız projeye inanıyor, onu çok iyi biliyor olmalıyız ve bu hissi yatırımcıya da geçirmeliyiz.

Son olarak, gelecek hedeflerinizden bahseder misiniz?

İşveren portföyümüzü genişletmek, yurt içi ve yurt dışı projelerde daha fazla yer almak… Yurt içinde yakaladığımız başarıyı yurt dışı projelerinde de sürdürüyor olmak gelecek planlarımız arasında yer alıyor.