Stil sahibi bir kaçış durağı: Nayu İğneada

Doğal güzellikleri ile ünlü İğneada’da yeni bir konaklama deneyimi ile tanışma vakti geldi. Aylar süren özenli çalışmalar sonrasında Nayu İğneada kapılarını açtı. 22 km’lik sahili, göl ve denizin buluştuğu, Longoz Ormanları’na komşu nadir bulunan konumuyla Nayu İğneada, yepyeni bir doğa deneyimi sunuyor. 

İçinde bulunduğu doğanın kendine özgü dünyasını içinde barındıran Nayu İğneada, doğa aktivitelerini de bu stil sahibi kaçış noktasında harmanlıyor. Şehrin kaotik haline bir ara vermek, doğanın içinde konforu yaşayarak uzaklaşmadan uzaklaşmak isteyenler için yepyeni bir seçenek sunuyor. Nayu İğneada, göl ve denizin birleştiği yerde özgürce süzülen kuşların izlendiği, gölde kano ile bu eşsiz güzelliğe tanıklık edilebilen bir noktada yer alıyor.   

Kuzey temalı mimari

Nayu İğneada'nın mimarisi, bölgenin doğal dokusuna saygı göstererek tasarlanan ve Kuzeye Kaç temasını yansıtan bir özgünlük ile hayat buluyor. Projenin yaratıcısı Mimar Fahrettin Aykut’un nordik olarak tanımladığı esintiler, İğneada'nın kendine özgü malzemeleriyle birleşerek otelin karakteristik yapısını oluşturuyor. Nayu İğneada için 70’li ve 80’li yılların ruhundan beslendiğini söyleyen Aykut, yerel malzemeleri kullanmaya da dikkat ettiklerini ifade ediyor. Aykut, “Dönemin mimarisini ve retro ruhunu Nayu’da yaratmak istedik. Bu ruhun içinde yalın ve zaten her zaman buradaymış gibi bir hisle var olması için çalıştık. Büyük bir ormanın kıyısında, göl ve denizin birleştiği kesişim noktasında yer almasnın aurasının mimaride de yakaladık,” diyerek Nayu İğneada’yı anlatıyor. 

Otel, toplamda 32 odasıyla konuklarına ev sahipliği yaparken, havuz ve wellness alanlarıyla da tazelik ve rahatlama sunuyor. Stil sahibi bir kaçış noktası olmayı hedefleyen Nayu İğneada, sadece bir konaklama alanı değil, aynı zamanda ruhu dinlendiren, mimarinin, tasarımın gücünü hissettiren bir deneyim vaat ediyor. 

İğneada’da yeni bir gastronomi deneyimi

Nayu İğneada, restoranıyla da hem konaklayan misafirleri hem de İğneada’nın benzersiz kıyısında unutulmaz bir gastronomi deneyimi yaşamak isteyenler için özel alternatifler sunuyor. Nayu İğneada restoranının mutfak şefi, deneyimli isimlerden Gökçen Yıldırım. Yıldırım, Nayu’yu gastronomi anlamında yapmak istedikleri için de bir dönüm noktası olarak belirtiyor. İğneada’yı ve bölgeyi yansıtan menü, bölgenin yerel ve mevsimsel malzemelerini özenle kullanarak misafirlerine eşsiz bir lezzet deneyimi sunuyor. Hem deniz ürünlerini hem de bölgenin zengin et çeşitlerini barındıran menü, yerel lezzetleri deneyimli dokunuşlarla buluşturuyor. 

Longoz Ormanları ve Karadeniz’in buluşma noktası

Nayu İğneada, aynı zamanda İğneada'nın eşsiz doğal güzelliklerine de kapı aralıyor. Otelin etkileyici tasarımı ve konumu, Kırklareli'nin en değerli hazinelerinden biri olan Longoz Ormanları'na yakınlığı ile buluşuyor. Longoz Ormanları, nadir ve hassas ekosistemi ile Türkiye'nin doğal zenginliklerinden biri olarak kabul edilirken, Nayu İğneada'nın konukları bu doğal mucizeye adım atma şansını yakalıyor. Nayu İğneada, Longoz Ormanları'nın benzersizliğini vurgulayarak, misafirlerine doğa yürüyüşleri, kano gezileri ve kuş gözlemciliği gibi özel etkinlikler sunuyor. Böylece sadece fiziksel bir etkinlikle değil, aynı zamanda ruhsal bir yolculukla da buluşturarak, doğanın sakinliği ve güzelliği içinde huzur dolu anlar yaşamalarına olanak sağlıyor.

Şehrine bağlı bir tutkunun ürünü 

Kırklarelili iş insanı ve avukat Görkem Gökçe’nin yatırımcısı olduğu Nayu İğneada, şehrin güzelliklerini ve potansiyelini gösterme tutkusunun bir ürünü. Gökçe, “İğneada'nın berrak deniziyle buluşan kıyıda, kalbimizle çıktığımız bir yolculuk” olarak tanımladığı Nayu’nun tüm ülke için yeni bir destinasyonu ortaya çıkaracağını belirtiyor. 

Nayu İğneada, "Kuzeye Kaç” mottosuyla, unutulmaz anılar biriktireceğiniz, ruhunuzu besleyeceğiniz ve İğneada’nın doğal güzelliklerinin tadını çıkaracağınız bir sığınağa dönüşüyor.