Meal Box’ın yeni projesi ile iş yeri avantajlı, çalışan mutlu!

Meal Box’ın yeni projesi ile iş yeri avantajlı, çalışan mutlu!

26.07.2022 13:16:15

Artan gıda ve yemek maliyetleri herkes gibi büyük şirketleri de etkiledi. Pandemi ile birlikte değişen çalışma sistemleri birçok firmanın yemekhanesini kapatmasına yol açarken Meal Box geliştirdiği yeni proje ile işyerlerine maliyet avantajı sağlarken çalışanların da sağlıklı beslenmesine olanak sağlıyor. Meal Box CEO’su Murat Demirhan yeni projelerine ve Meal Box’a dair sorularımızı yanıtladı. 

Reklam

Fevziye Salaş

Meal Box’u biraz tanıyabilir miyiz? 

Yaptığımız işi kapıya gurme yemek servisi olarak özetlemek mümkün. Abonelik sistemine odaklı bir iş modeliyle müşterilerimize taze, sağlıklı ve lezzetli yemekler sunuyoruz. İstanbul’un her yerine ulaşan geniş bir dağıtım ağımız bulunuyor. Hem kurumsal hem bireysel müşterilere uygun hizmetlerimiz var. Bireysel ya da kurumsal olsun ana hedef kitlemizin çalışanlar olduğunu söyleyebiliriz. Son derece modern, teknolojik ve hijyenik koşullarda hazırlanmış bir mutfağımızla hizmet veriyoruz. Ofislerde ve evlerde her gün yaşanan “Bugün ne yesem?” sorununa tüketicilerin talepleri doğrultusunda çözüm üretiyoruz. Küçük, orta ve büyük ölçekli kurumsal firmalar tarafından yoğun ilgi gören sıcak öğle yemeği hizmetimiz, pandemi dönemiyle birlikte oldukça fazla tercih edilmeye başladı. 

Bunlarla birlikte bireysel tüketicilerimiz için hazırladığımız abonelik paketlerimiz mevcut. Diyet yapanlar için; kalorisi hesaplanmış, günlük tüm öğünleri ve ara öğünleri içinde barındıran birçok abonelik paketimiz bulunuyor. Herkesin ihtiyacına yönelik çözüm alternatiflerimiz olduğunu söyleyebiliriz. Pandemi döneminde ise Evde Yemek Paketi adıyla piyasaya sunduğumuz ürünümüzle, evden çalışanlara ya da evde yemek yapmak istemeyen tüm tüketicilere tek günlük satın alabilecekleri bir seçenek sunuyoruz. Bu süreçte özellikle işverenlerin evden çalışanların yemek problemini çözmeye odaklanması pakete olan ilgiyi arttırdı. Bugüne kadar beslenme alışkanlıklarındaki çeşitliliği ve ihtiyaçları dikkate alarak ‘Meal Box’ta herkese uygun seçenek var’ diyoruz. 

Diğer önemli ve hassas olduğumuz bir konu da son dönemde en fazla önem verilen yemek sektöründeki olmazsa olmaz şartlardan biri olan hijyen. Kurulduğumuzda bu alana önemli bir teknoloji yatırımı yapmıştık. Şimdi bunun meyvelerini topluyoruz. Özel ambalajlarımız ve dağıtım sistemimiz sayesinde şu an ülkemizde bulunmayan bir modele ev sahipliği yapıyoruz.

Marka olarak daha çok evlere mi, ofislere mi ulaşıyorsunuz? Oranlamak gerekirse bu konuda neler söylersiniz? 

Son dönemde kurumsal müşterilerin hızla artmasıyla Meal Box’ın abonelerinin yüzde 80’ini iş yerlerine verdiğimiz hizmetler oluşturuyor. Pandemiyle birlikte küçük ve ortak ölçekli firmaların yanında, büyük kurumlar da bizden hizmet almaya başladı. Çünkü, büyük kurumlarda kademeli çalışma sistemine geçildi. Bu da kişi sayısının esnek şekilde düzenlenebildiği paketli ve diğer kurumsal hizmetlerimize yönelimi artırdı. Biz verdiğimiz hizmetle kurumların da çalışanların da işini kolaylaştırıyoruz. Böyle bir dönemde hem çalışanları hijyen önlemlerimizle koruyor hem de sıcak bir şekilde masalarına getirdiğimiz sağlıklı ev yemeklerimizle zamandan tasarruf etmelerini sağlıyoruz. Özetle, abonelik bireysel ya da kurumsal olsun ana hedef kitlemiz çalışanlar.

Daha önceleri KOBİ tarzı kurum aboneliklerimiz yüksekken pandemiyle birlikte başta holdingler olmak üzere büyük kurumları da müşterilerimiz arasına dahil ettik. Kısıtlı çalışma nedeniyle şirket içinde konumlanan büyük mutfaklar kaldırıldı, kapandı. Kurumların, evlerden çalışmaya başlayan çalışanları için de arayışa yönelmesi, bizim sadece ofis ve iş yerlerine değil artık evlere de paketli yemek hizmeti vermemizi gerektirdi. Bununla birlikte bireysel abonelikler de şekil değiştirdi. Evden çıkma riski bulunan kişiler, yalnız yaşayanlar ve yoğun çalışanlar, yaşlılar bireysel paketlerin tüketimini artırdı. Bununla birlikte yılbaşına özel hazırladığımız ziyafet paketi bizim için yeni bir çalışma sistemini başlatan adeta dönüm noktası oldu. Kurumların yeni yıl kutlamalarını dijital ortama çekmesiyle biz de çalışanların evlerine yeni yıl yemeklerini taşıdık. Bu paket önce kurum çalışanları için çalışıldı ancak daha sonra büyük aileler ve arkadaş grupları da ilgi gösterdi. Bu durum bize yepyeni bir yol açtı. Artık özel günler için konseptli ziyafet paketleri hazırlıyoruz. Şimdi sıra sevgililer gününe özel hazırladığımız kutlama paketinde. Bu ürünün de bireysel abonelik oranımızı artıracağını düşünüyoruz.

Pandemi ile sektörünüzde neler değişti? Marka olarak siz nasıl değişikliklere gittiniz? 

Salgının başlarında iş yerlerinin kapanmasıyla önce satışlarımız duraksadı, trafiğimiz azaldı. Çalışmaya devam eden iş yerlerinin mutfaklarını kapatmaları ve restoranların da kapalı olması nedeniyle, sıcak yemek servisimize abone olmaya başladılar. Daha sonra evden çalışanlar özellikle kadınlar, yoğun çalışma temposu, çocuk ve evle ilgili işlerden yemek yapmaya vakit bulamadı ve iş yerinde edindiği alışkanlıkla bu sefer evlerine yemek servisi talebinde bulundu. Kurumlar, çalışanları adına bu aboneliği üstlendi. Hanelerden gelen bu talebi karşılamak için Evde Gurme Yemek Paketi adında, bir kerelik sipariş verilebilir paketler hazırladık. Ve tüm bu değişimlerle abone sayımızda ciddi bir artış yaşadık. 1 aylık kısa bir sürede yeni abonelik başvurularında iki katı oranında artış kaydettik. Müşteri iletişim merkezimize gelen çağrılarda ve site trafiğinde de ciddi artış yaşadık. Her ne kadar yapılan araştırmalar, dışardan yemek siparişi verme konusunda güvensizlik olduğunu gösterse de doğru kurgulanacak bir sistemle bu olumsuz durumun aşılabildiğini gördük. Bizim bu denli tercih ediliyor olmamızdaki en büyük etken, 4 yıl önce kurduğumuz hijyen ve gıda güvenliğine dayalı sistem oldu. Bugün, çalışanların memnuniyetini artıracak, işverene ise zaman ve maliyet avantajları sunan hibrit gibi farklı çalışma modelleri için ihtiyaca uygun çözümler üretiyoruz. Son olarak verdiğimiz hizmetler arasına uçaklardaki yemek servisi sistemine benzer masaya servis hizmetimizi de ekledik. Ekibimiz her gün, kişiye özel porsiyonlanan tek kullanımlık hijyenik kaplarımızdaki sıcak yemekleri çalışanların masasına servis ediyor.

Pandeminin bitişi ile birlikte de kurumların yemekhanelerinde taşıma yemek ya da yerinde yemek üretimi hizmetlerini de vermeye başladık.

Artan gıda ve yemek maliyetleri taleplere nasıl yansıdı? Siz marka olarak bu soruna ne türden çözümler üretiyorsunuz?

Gıda fiyatlarına neredeyse günlük gelen zamlar, sektöründe faaliyet gösteren bizim gibi firmaları ciddi anlamda zorluyor. Hatta birçok firma zararına hizmet veriyor. Özellikle son dönemde et, süt ürünleri ile sebze ve meyve fiyatlarına gelen zamlar Meal Box olarak bizi de fiyat artırmaya itti. İşimizin maliyet girdileri gıda fiyatları dışında; işçilik maliyetleri, akaryakıt fiyatları ve döviz kurundan etkileniyor. Tüm bu kalemlerdeki oynaklık, maliyet ve satış fiyatlarını yönetmeyi zorlaştırıyor. 

Tüm bu olumsuz faktörlere rağmen, bu dönemde tercihimiz kalitemizi kesinlikle düşürmemek yönünde oldu. Gıda kalitesinden asla taviz vermiyoruz. Çalışanlarımızı enflasyona karşı korumak ve üretim kalitemizi düşürmemenin, bize kısa vadede zarar verse de orta-uzun vadede müşterilerimizde bağlılık ve güven yaratarak kazandıracağını düşünüyoruz.

Özellikle kurumsal hizmetlerinizde köklü ve de sıra dışı projeleriniz var… Bu konuyu biraz detaylandırabilir misiniz?

Pandemi etkilerinin azaldığı ve tamamen ofise dönüş planlarının yapıldığı bu dönemde şirketlerin en önemli gündem maddelerinden biri de öğle yemeği konusu. Pandeminin yarattığı hijyen endişesi nedeniyle birçok iş yerinde mutfaklar kapanmış, çalışanlara verilen öğle yemeği değişen alışkanlıklar sebebiyle neredeyse ortadan kalkmış durumda. Pandeminin her safhasında şirketler ve çalışanlar için farklı ihtiyaç ve beklentiler oluşurken bu kez de artan yemek maliyetleri şirketleri adeta çıkmaza sürükledi. Kurumsal yemek hizmetleri sunan Meal Box olarak; ofise dönüşlerle birlikte mutfaklarını yeniden açmak isteyen iş yerlerine maliyet avantajı sağlayan, çalışanları ise mutlu eden yeni bir uygulama başlattık.

Firmaların yemekhanelerini baştan sona tasarlayarak yepyeni bir öğle yemeği deneyimi vaad ediyoruz. İlk etapta yemekhaneleri çalışanlar için daha cezbedici bir ortama dönüştüreceğiz. Yemekhaneleri masa ve sandalyesinden masaüstü ekipmanlarına kadar özel olarak baştan tasarlayarak, haftada bir kez yapılacak canlı müzikle de çalışanların keyifli vakit geçirmelerini sağlamayı amaçlıyoruz. Standart yemekhanelerin çok ötesinde bir vizyonla klasik tabloid menüler de tarih olacak; yüksek teknolojik donanımlı, hijyenik ve modern mutfağında, yetenekli şefler tarafından hazırlanan 5 farklı zengin içerikteki menü porselen tabaklarda birbirinden şık sunumlarla çalışanlara servis edilecek.

Ofislere dönüşün yaşandığı bu dönemde öğle yemeğini daha az maliyete çözmek isteyen iş verenlerin yemekhanelerini yeniden çalışanlarına açtığını görüyoruz. Ancak yapmış olduğumuz araştırmalar ve deneyimlerimiz gösteriyor ki; iş yerlerinde yemekhane olarak kullanılan alanlar genel özellikleriyle ve menüler hem lezzetleri hem de sunum şekilleriyle çalışanlar tarafından çekici bulunmuyor. Hayata geçirmeye hazırlandığımız bu uygulamayla hem şirketlere maliyet avantajı sağlıyoruz hem de çalışanlarda memnuniyet yaratıyoruz. Bir restoranda olması gereken her ayrıntıyı çalışanların ayağına getiriyoruz. Şirketler çok az maliyetle iş yerinde bir yemekhaneye değil, şık ve kaliteli bir restorana sahip oluyorlar.

 

Bu projeniz ne zaman hayata geçecek? Bu konuda çalışmalar hangi aşamada?

Kurban Bayramı sonrası projenin ilk uygulamaları iki firma mutfaklarında başlıyor olacak. Sonbahar döneminde kurumsal yemek firmalarındaki dönemsel değişim döneminde ise, bu uygulamamızın yaygınlaşacağını ve tercih edileceğini tahmin ediyoruz. 

Çalışanlardan nasıl bir reaksiyon bekliyorsunuz? 

Meal Box olarak son 8 yılda yaptığımız pek çok uygulama ile fark yarattık ve sevildik. Bu kez de firma yemekhanelerinde yapacağımız dönüşüm ile bir kez daha farkımızı göstereceğimizi ve çalışanların bu uygulamadan çok memnuniyet duyacağını düşünüyoruz. Öğle yemeği zamanında, firma yemekhanelerinde önceki tecrübelerine göre çok daha lezzetli yemeklerini, keyif alacakları ve güven duyacakları bir hizmetle yerken, bu tecrübeden daha çok keyif alacaklarını umuyoruz.

İleriye yönelik başla projeler var mı? Meal Box olarak hedefleriniz hakkında neler sörlersiniz?

İşimizin varlık sebebi, insanların her türlü yemek ihtiyacını kapılarına kadar planlı şekilde getirmek. Yetenekli şeflerimizin ellerinden çıkan taze, sağlıklı ve lezzetli yemeklerimizi İstanbul’un her noktasına, zamanında ulaştırıyoruz. Şu anda dağıtım ağımızı Türkiye’nin diğer illerine yaymak için çalışıyoruz. Öncelik olarak Türkiye’de, sonrasında ise uluslararası yatırımcı desteğiyle bizim iş modelimize uygun olan pazarlara yönelmek hedefindeyiz. 

Hedef kitlemizi daha çok güçlü kurumsal firmalara odaklayarak genişletiyoruz. Sadece lideri ve öncüsü olduğumuz paketli yemek servisinde değil, iş yerlerinde yaygın olarak kullanılan benmari sunumunda sıcak taşıma yemek ve yerinde yemek üretimi hizmetlerinde de iddialıyız. Ayrıca başta yemek kartı oyuncuları olmak üzere, yemek alanındaki tüm paydaşlarla ortak ürünler yaratarak işveren ve çalışanlar için ekstra değerler yaratmak da gelecek 5 yıl içindeki hedeflerimiz arasında yer alıyor.

Askıda Yemek projeniz de var… Biraz da ondan bahsedebilir miyiz?

Meal Box olarak bizi heyecanlandıran diğer bir konu da pandeminin başında sağlık çalışanlarımızın besin değeri yüksek, sağlıklı, taze ve sıcak yemeğe erişimi için hayata geçirdiğimiz, etki alanının genişlemesiyle bugün binlerce ihtiyaç sahibine ulaşan “Askıda Yemek” projemiz. Ne yazık ki günümüzde alım gücü olmayan ve yeterli gıdaya erişmekte zorlananların sayısı giderek artıyor. 11 yıldır israf ve yoksullukla mücadele etmekte olan TİDER ile ihtiyaç sahiplerinin de temel ihtiyacı olan beslenme hakkına, insana yaraşır şekilde ulaşabilmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Askıda Yemek platformu üzerinden ihtiyaç sahipleri ve yardımseverleri bir araya getiriyor ve dezavantajlı kişilerin besleyici yemeklere erişimini sağlıyoruz. TİDER, gönüllülerimizin askıya bıraktığı yemekleri Gıda Bankacılığı Ağı üzerinden ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Hedefimiz, öncelikle hizmet verdiğimiz İstanbul’da, sonra da tüm Türkiye’de hiç kimsenin aç uyumak zorunda kalmaması. Dünyada olduğu gibi ülkemizde de ciddi boyutlara ulaşan açlık sorununa ancak birlik olursak çözüm olabileceğimize inanıyoruz.