Lezzet ve konaklamada sıra dışı bir deneyim; Palivor Çiftliği

Lezzet ve konaklamada sıra dışı bir deneyim; Palivor Çiftliği

1.12.2022 12:19:44

Oral Mimarlık, Palivor Çiftliği projesi ile gastronomi ve konaklamayı farklı bir konseptte ele alıyor. Emre ve Kerem Oral kardeşlerin imzasını taşıyan Palivor’un tamamlanan son çiftlik evi Şanslı Geyik Kulübü, Türkiye’nin en iyi iç dekorasyon ve konut ödülünü aldı. 

Reklam

Fevziye Salaş

Oral Mimarlığın çok eskilere dayanan bir geçmişi var. Yüksek Mimar ve Mühendis Muhtar Oral tarafından 1933 yılında kurulan firma, Yapı Kredi Bankası’nın müteahhidi olarak Türkiye’nin her yerinde bankanın şubelerini inşa ederek inşaat sektöründe başlangıç yapıyor. İngiltere’de Architectural Academy’den mezun olan Yüksek Mimar Ahmet Oral babasından devraldığı mesleği, Türkiye’de ilk hazır mutfak fabrikasını kurarak devam ettiriyor. 

Bugün ise çalışmaları Yüksek Mimar Kerem Oral ve Emre Oral kardeşler tarafından yürütülen Oral Mimarlık, Viyana’dan Çin’e kadar bulunan geniş coğrafyada, dünyanın en itibarlı lüks markalarının mağazalarını gerek anahtar teslim müteahhidi gerek yerel mimar ve proje yöneticisi olarak üstlenip tamamlıyor.

Oral Mimarlık ve her iki kardeşin tutkusu olan Palivor Çiftliği’ne dair sorularımızı Emre ve Kerem Oral kardeşler cevapladı.

Palivor Çiftliği hakıkında bilgi alabilir miyiz?

Kerem Oral (K.O.): Trakya'da, Kırklareli ilinin Demirköy ilçesinde, 1700-1800'lü yıllarda Istranca ormanlarının içerisinde kurulmuş çiftliklerden biri olan Palivor Çiftliği 2011 yılında tarafımızdan satın alınarak, tarım ve eko-turizm ile ilgili faaliyetlerine başladı. Palivor Çiftliği, Trakya'da ürettirdiği doğal ürünler ve gerek Demirköy ilçesinde bulunan Avcılar ve Yeşilce köylerindeki konaklama, dinlenme ve yeme-içme mekanları ile yöre halkına, ekonomik hayata ve sürdürülebilir kırsal kalkınmaya katkı sağlamayı hedefleyen bir işletme. 2011 Uluslararası Gayrimenkul Ödüllerinde Palivor Çiftliği ‘En İyi Konut’, ‘En İyi Proje’, ‘En iyi Pazarlama’ dallarında kendi gayrimenkul projesi oldu. 2022 yılında ise Palivor Çiftliği’nde tamamlanan en son çiftlik evi: Şanslı Geyik Kulübü Türkiye’nin en iyi iç dekorasyon ve konut ödülünü aldı. 

Palivor Çiftliği, eko-turizm ve gastronomi turizmi açısından nasıl bir noktada?

Emre Oral (E.O.): Palivor Çiftliği bir eko-yaşam felsefesinin ürünü olmakla birlikte, dört farklı mevsimi yaşayabilen ve doğal güzelliklerin sınırsızlığı ile övünen huzurlu bir köşe. Hedefimiz bölgesel kalkınmaya sürdürülebilir eko-turizm ve gastronomi ile katkıda bulunmak ve misafirlerimize çiftlikte sihirli bir tecrübe yaşatmak.

Palivor Çiftliği’nde konaklayanlar, ister çiftliğin restoranında kahvaltı ve BBQ servisi alıyor, ister evlerinde Palivor Çiftliği’nin ürünleri ile kendi ziyafetlerini hazırlıyorlar. Kafasını dinlemek isteyen değil gerçekten derin dinlenme tecrübesini yaşamak isteyen, turistik değil doğal ve orijinal bir konaklama ve tatile ihtiyacı olan insanlara göre tasarlanan Şanslı Geyik Kulübü huzuru arayanların adresi. Öte yandan aktif bir yaşam tercih eden misafirler, çiftliğin yanında TKCowboy Ranch’de binicilik dersleri alabiliyor, bölgede uzun doğa yürüyüşlerine çıkabiliyor, Dupnysa Mağaraları, Fatih Dökümhanesi’ni ziyaret edebiliyor.

Palivor Çiftliği projemizin vazgeçilmez unsuru gastronomi ve konaklamanın evliliği. Konaklamada doğal renkler, yöreye uygun malzeme ve evrensel mimari kullanılırken, gastronomide de yerel malzemeden evrensel lezzetler sunuluyor. 

Mimari ve tasarım açısından günümüz mekanlarının değişim ve dönüşümünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Türkiye bu anlamda dünyada nasıl bir noktada; mimari trendler açısından ülke olarak nasıl bir konumdayız? 

K.O: Şanslı Geyik Kulübü’nü tasarlarken, arazinin doğal yapısını incitmemek ve aynı zamanda da onunla bütünleşebilmek kadar, 300 yıldır var olan bu çiftliğin bir parçası olmak önceliklerimin başında geldi. Kullanılan malzemelerin seçimleri, birbirleriyle etkileşimleri, iklim koşullarının da göz önünde bulundurulmasıyla oluşturuldu. Evimizde doğayla kurulan samimi bir ilişki hedefledim.  

Gastronomi ve konaklama endüstrisinin özellikle yaşadığımız pandemi sürecinden sonra büyük ölçüde değişime uğradığını düşünüyorum. Bu değişimlerin yer edinecek ve uzun süre devamlılık gösterecek değişimler olduğuna eminim. 

Pandemi ile birlikte açık alanlardaki işletmeler daha çok ön plana çıkarken bir diğer dikkatimizi çeken durum ise mekânsal özelliklerin ve tasarımın hem işletme sahipleri hem misafirler tarafından büyük ölçüde önem kazanmaya başlamasıydı. 

Bahsetmeden geçemeyeceğim bir diğer konu ise geleceğe daha iyi bir dünya bırakmak adına birçok sektörün de şu an tam merkezinde olan konu; sürdürülebilirlik. Bizde oluşturduğumuz mekanlar ve projelerimizde bu değişim ve dönüşüme ayak uydurarak çevre dostu, etkin enerji kullanımı ve düşük maliyetli mekanlar üretmenin yanı sıra, sürdürülebilir mimariyi bunların ötesinde değerlendirerek doğa için kendini yenileyen esnek ve yeniden üreten bir tasarım anlayışı benimsemekteyiz. 

Türkiye’nin bütün bu bahsettiğim konuları kapsayarak mimari trendler açısından diğer birçok ülkeye yön ve yol gösterecek işlere imza attığını düşünüyorum. 

Bir projede konsept oluşturulurken yatırımcı ile mimar arasında nasıl bir süreç işliyor? Bu süreci yönetmede mimarlar ne kadar belirleyici olabiliyor; mimarın iktidarı var mı?

K.O.: Bu durum yatırımcı ve mimara göre değişkenlik gösterse de süreç iyi yönetildiği takdir de mimarın iktidarını sağlayabileceğini düşünüyorum. Sonuçta ticari alanlar tasarlarken tasarım aşamasındaki maliyetten, kullanıcının göz zevkine hitap eden, konforlu ve dayanıklı alanlar yaratmaya kadar birçok unsurun göz önünde bulundurulması gerekiyor. Bu durumda yatırımcının mimarının tecrübelerine güven duyarak kendini teslim etmesi ve beraber güzel işlere imza atmaları gerektiğini düşünüyorum. 

Mutfak tasarımında şeflerle ve/veya endüstriye mutfak firmaları ile iş birliğiniz oluyor mu?

E.O.: Tabi ki de oluyor. Mutfak ne kadar projelerde işin görünmeyen kısmı gibi dursa da bizim için büyük ölçüde önem taşır. Şeflerimizin en rahat ve güvenli şekilde çalışabileceği alanlar yaratmak için çaba sarf ederiz. Çalıştığımız her şefin kendine has özel istekleri oluyor. Biz de bu istekleri göz önünde bulundurarak tasarımımıza yön veriyoruz. Bunu da şeflerimiz ve endüstriyel mutfak firmaları ile iş birliği yaparak sağlıyoruz.

Ofis olarak gelecek planlarınız?

E.O.: Ofisimiz, dünyanın önde gelen lüks markaların en önemli tedarikçilerinden, müşavirlerinden biri olarak çalışmaya devam ediyor. Bu anlamda alanımızı genişleterek, hizmet verdiğimiz markaların yeni pazarlarda da yanında olmak istiyoruz. Öte yandan, hobimiz tutkumuz Palivor Çiftliği’nin gastronomi ve mimariyi birleştiren keyifli yaşam biçimini daha geniş kitlelere duyurmak, tanıtmak ve sunmak istiyoruz.