Gastronomi Dergisi 151'inci sayısı yayımlandı

Gastronomiye ilgi her geçen gün artıyor, şehirleri, bölgeleri gastronomi potansiyelleriyle tanıtan projeler çoğalıyor. Markalar, şefler birbirinden değerli çalışmalara imza atıyorlar. Gastronomi mahalleleri oluşmaya başladı, global buluşmaların adresi oluyor Türkiye. Bir yandan da üniversitelerde gastronomi bölümlerinin, yazılan tezlerin sevindirici şekilde sayısı artıyor. Teori ve pratik birleşirken, alaylıdan mektepliye geçilen bir döneme tanıklık ediyoruz. Gastronomi sektörünün güçlü sac ayağı olan endüstriyel üreticilerimiz, reel ekonominin en önemli çarkları arasında. Endüstriyel mutfak sektörü, 2.1 milyar dolarlık dış ticaret fazlasıyla ihracatın önemli kalemlerinden biri olduğunu ve büyük hedeflere koştuğunu da kanıtlamış durumda. Mutlaka kalite, inovasyon, katma-değeli ürün geliştirme, yeşil dönüşüm gibi konularda daha yapılacak çok iş var. 

Tabii ki hızlı sektörel gelişme beraberinde her alanda bazı sancıları da getiriyor. Hızlı ve yer yer kontrolsüz büyümenin, ortaya konan projelerin ürettiği faydanın analizinin ne kadar yapıldığı da tartışılmaya başlandı. Bu konularda bilim insanlarının yorumlarına dergimizde ses vermeye gayrete ediyoruz. Yöresel ürünleri ve yerel üreticileri, şehir gastronomilerini tanıtan projelerin bir kısmının medya tanıtımından öteye geçmediği ve katma değer oluşturmaktan uzak olduğu da görünüyor. Aynı kişilerin yorumları ekseninde dönen bir çerçevenin içine sığamayacak kadar geniş bir atmosferi var gastronominin. Salt turizmin içinde algılanıyor olması da çoğu zaman disiplinin yeterince kavranamadığını gösteriyor. İşletmelerin, okulların, şeflerin ve tabii ki biz tüketicilerin Türk mutfağına sahip çıkması, bu konuda geç de olsa bir farkındalığın oluşmaya başlaması sevindirici. Türk mutfağının gizli saklı değerlerini keşfetmeye devam eden Anadolu’nun mütevazi mutfak dostlarına da dergimizin sayfaları her zaman açık.

Gastronomi Dergisi 151. sayımızda yoğun ilgi gören nitelikli kahve konusuna fokuslanmaya devam ediyor, üreticileri, mağaza, ürün ve ekipmanları tanıtmayı sürdürüyoruz. Ülkemizde üçüncü nesil kahvenin izdüşümü olan mekan ve girişimler dikkat çekici şekilde artıyor. Petrole yakın bir emtia değeri oluşan kahvenin globalde yaşadığı ekonomik sıkıntılar fincana düşünceye kadarki maliyetlere de yansıyor. Dergimizde pastacılık dosyasıyla gıda ve ekipman sağlayıcıların yanı sıra estetik, lezzet boyutu ve tarihsel süreçteki pastaneciliği mercek altına alıyoruz. Bu sayımızda kullanım alanı pandemide yaygınlaşan yemek kartlarını, Horeca’da son dönemde sıkça tartışılan insan kaynağı meselesine ayrı bir sayfa açıyoruz. Gastronomi dünyası beyaz yakalı, mavi yakalı kadınlarla büyüyor. Okullardaki eğitmen kadınlardan, fabrikada çalışan üretici kadınlara kadar bu sektörü kadınlar var ediyor. Turizmde kadın yöneticilerimize mikrofonu uzatıyor, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle çam tavanları yıkan kadınların ve tüm emekçi kadınların gününü kutluyoruz.