Balparmak arıcılık ürünleri olimpiyatına sponsor oldu

Balparmak arıcılık ürünleri olimpiyatına sponsor oldu

19.07.2022 10:13:03

Balparmak, 24-28 Ağustos tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek arıcılık ve arı ürünlerinin olimpiyatı sayılan 47. Uluslararası Arıcılık Kongresi Apimondia’nın bir kez daha Platin sponsorluğunu üstlendi.

Reklam

47. Uluslararası Arıcılık Kongresi Apimondia, bu yıl 24-28 Ağustos tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenecek. Balparmak’ın platin sponsorluğunda gerçekleşecek olan Apimondia, dünya arıcılarını, bal sektörü profesyonellerini, bilim insanlarını, kamu kurum ve kuruluşlarını buluşturacak. Kongrede Apiterapi, Arı Biyolojisi, Arıcılık Ekonomisi, Kırsal Kalkınma İçin Arıcılık, Arı Sağlığı, Tozlaşma ve Arı Florası, Arıcılık Teknolojisi ve Kalitesi başlıkları ele alınacak.

“Apimondia’nın platin sponsoru olmaktan gurur duyuyoruz”

“En büyük arzumuz Türk balının dünya pazarlarında hak ettiği değeri görmesi” diyen Balparmak Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak, Uluslararası Arıcılık Kongresi’nin sektörün gelişimi açısından önemine dikkat çekti. Son yıllarda iklim değişikliği, hastalıklar ve doğal felaketlerin balın, arının ve arıcılık mesleğinin geleceğini tehdit ettiğine dikkat çeken Altıparmak, “Balparmak olarak sürdürülebilir arıcılığın geleceğini, ekosistemin en önemli unsurlarından olan arı varlığının korunmasını, sektörümüzdeki bilimsel ve teknolojik gelişmeleri de konuşacağımız Apimondia’nın platin sponsoru olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Türk arıcılık sektörü için bir milat olarak kabul edilen Apimondia’nın, 2017 yılında Türkiye’de ilk defa gerçekleştirilen 45. Apimondia Uluslararası Arıcılık Kongresi’nin Platin Sponsor’u olmuştuk. Bu yıl da platin sponsor olarak dünyanın her yerinden gelen uzmanlar, bilim insanları ve sektör profesyonellerini buluşturacak olan Apimondia’da yerimizi alacağız ve kampüsümüzde ağırlayarak Ar-Ge ve üretim tesisimiz hakkında bilgiler paylaşacağız” dedi.

“Ekosistemin önemli unsuru olan arı ve arıcılarımızın yanındayız”

Her bir arı; kovanlarının büyümesi, üretkenliğinin artırılması için mümkün olduğunca çok polen toplayarak birçok bitki türünün tozlaştırılmasını desteklemek için çalışıyor.   Her üç gıdamızdan biri arılar sayesinde soframıza geliyor. Çiçekli bitkilerin ve ağaçların %80’i arıların taşıdığı polenler sayesinde çoğalıyor. Tozlaşma sayesinde sebze ve meyvelerin verimi ve lezzeti daha farklı oluyor. “Arılar olmazsa, bitki olmaz, canlı olmaz, insan olmaz” diyen Altıparmak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ekosistemin devamlılığını sağlayan en önemli unsurlardan olan arıyı ve arıcılarımızı önemsiyoruz. Yaşanan iklim değişiklikleri, pestisit kalıntıları, zirai ilaç kullanımı arılar için ciddi bir risk arz ediyor. Arıcıların, arıları doğru zamanda doğru yerde konumlandırmak, hastalıklardan korumak, nektar zamanına güçlü yetiştirerek hazırlamak, arıları zirai ilaçlanan yerlerden uzak tutmak, arı hastalıklarını önleyebilmek, hijyenik ortam sağlamak gibi önemli sorumlulukları bulunuyor. Tüm bunlar teknik eğitimlerin içeriğini oluşturuyor. Biz de Balparmak Arıcılık Akademisi’nde verdiğimiz modern arıcılık teknikleri eğitimlerimiz ile arıcılık mesleğine gençleri ve kadınları kazandırmaya yönelik çalışmalar yapıyoruz”

Balparmak Ar-Ge Merkezi’nden dünyaya hediye metot

Balda taklit ve tağşiş arttıkça tüketicilerin doğal ve saf bala ulaşmasının zorlaştığına değinen Altıparmak, Balparmak Ar-Ge Merkezi’nin balda esmer pirinç şurubunun varlığını tespit eden yeni bir metoda imza attığını söyledi: “Balda mısır şurubu, pancar şurubu, beyaz pirinç şurubu ile taklit ve tağşiş edilen balların belirlenmesine yönelik metotlar vardı. Ancak bala renk olarak daha çok benzeyen ve piyasada yaygın olarak kullanılan esmer pirinç şurubunun varlığını kanıtlayabilen bir metot yoktu. Yaptığımız yoğun Ar-Ge çalışmaları sonucunda balda esmer pirinç şurubunun göstergesi olan bileşeni belirlemeyi başardık. Dünyada bir ilk olan bu metodun patent başvurusunu da yaptık. Geliştirdiğimiz metot, dünyanın en saygın bilimsel dergilerinden biri olan “LWT Food Science & Technology” dergisinde yayınlanarak dünya literatürüne de girdi. Bu kongrede metodun tüm detaylarını katılımcılarla paylaşacağız bunun yanı sıra çam balı ile ilgili ülkemiz ve dünya için çok önemli bilgileri de ilk defa açıklayacağız, bunun heyecanı içindeyiz.”