Aliye GÜMÜŞ
Hayat coğrafyamızda zorlaştıkça kendimize huzurlu bazı kaçışları armağan etmemiz gerekiyor. The Red Balloon, bahçesinde huzurlu zamanlara ev sahipliği yapan, konuklarına #evindesin diyen özel mekânlardan biri olarak 2022 yılında kapılarını açtı. Mekân, sektörde daha önce bir işletmenin ortaklığını deneyimledikten sonra bağımsız bir proje arayan Pınar Erdoğan ve kurduğu ekiple Yeniköy’de saklı bir bahçede konuklarını ağırlamaya başlıyor. Tüm kurumsal ve işlevsel projeler kök ekipte mimar Serpil Şenyüz, kreatif direktör Moshe Aelyon ve bi.blok Mimarlık’la tamamlanıyor. Pınar Erdoğan, “İspanyolca’da duygularımızı tasvir eden bir cümleyi çok seviyoruz; ‘Mi casa es su casa’ yani ‘Benim evim senin evin’. İşte felsefemiz böyle” diyor.
Manici Çiftliği’nde bir pop-up hazırlığı…
The Red Balloon’un iç ve dış mimari konsepti için Akdeniz/Ege villası diyebiliriz. Amaçları ise konuklarını bu villa ve bahçesinde kendilerini evlerinde hissettirmek. Biraz yalın, doğal elementlerin olduğu, yerel sanatçıların işleri ile pekişen huzurlu bir ev yaratılmış burada. Deneyim odaklı bir misafirperverlik anlayışları var. İç ve dış mekânda ortalama 60 kişiye kadar konuk ağırlayabiliyorlar. Salı günleri kapalı olan mekân, hafta için 16.00 ile 24.00 saatleri arasında, haftasonu 10.00 ile 24.00 saatleri arasında hizmet veriyor. Cuma ve cumartesi ise keyifli bir DJ performansına ev sahipliği yapıyor. Marka, yaz ve sonbahar aylarında Ayvacık, Çanakkale’de Manici Çiftliği’nde de bir Pop-Up için hazırlanıyor.
En tazesi, en yereli…
The Red Balloon’un felsefesi en mevsimselini, en tazesini, en yerelini misafirleriyle buluşturmak. Mutfağında ise, şef Ulaş Durmaz ve ekibi var. Ulaş Durmaz, Ayvalık’ta büyük sofraların etrafında özümsediği lezzetleri, küçük yaşlardan itibaren profesyonel olarak öğrenmek için yaklaşık 15 yaşında mutfağa adım atan deneyimli bir şef. Durmaz, “Her zaman iyi malzemeyle el lezzetine inandım ve pişirdiğim yemekleri özünden koparmadan, geleneğine bağlı ama bir o kadar da farklı, nasıl yemeyi seviyorsam, bazen en saf haliyle bazen de literatüre hiç uymayan şekillerde tabağa koydum” diyor.
Menüde; ayran aşı, Girit sakız kabak, bebek enginar kızartma, kuzu kelle söğüş, asma dolma, Babakale ahtapot, helvalı semiz, kaya levreği, kuzu sırtı, tiftik dana kaburga, lor, baklava gibi lezzetlere yer verilmiş.