Fevziye SALAŞ
Üç kattan oluşan Vandal Galataport’un ilk iki katı özellikle New York sokaklarında bulunan grafitilerden murallara birçok sanat eserini duvarlarında sergileyen; eğlence ile lezzeti buluşturan zamansız bir resto club olarak hizmet vermekteyken Signature’da konuklar çok daha farklı bir dünyada ağırlanıyor. Şehrin iddialı bir roof’u olarak gösterilen Signature, Vandal Galataport’un ilk iki katından çok daha farklı bir dekorasyona sahip. Hasırların ve bambuların hâkim olduğu 400 kişi kapasiteli teras katında canlı müzik ve DJ performansları gibi etkinliklerle dolu, oldukça konforlu ve şık bir eğlence atmosferi yaratılmış. Akşamüstü kabul edilmeye başlanan konuklara gece 02.00’ye kadar İstanbul’da tatile gitmeden tatil havası yaşatılıyor.
Dünya mutfaklarının en seçkin lezzetleri
Mekanın DJ performansları ve canlı müzik etkinlikleri ile sektörde fark yarattığını belirten Vandal Kurucusu Ömür Olcay, Signature’u, “Bohem bir tarza sahip diyebiliriz. Yazın rahatlığına uygun bir havası var. Denizden gelen tatlı esintiler, büyüleyici boğaz manzarası ve hafif menüsü ile şehre adeta Alaçatı esintilerini getiren ve yaz ambiyansını sonuna kadar yaşatan çekici bir konsept. Ayrıca eğlenceli DJ performansları ve canlı müzik etkinlikleri ile sektörde fark yaratan bir konumda” şeklinde anlatıyor.
Sektörün deneyimli isimlerinden şef İsmail Muhacır’ın Signature’a özel oluşturduğu konsept bir menü ile hizmet verdiklerini ifade eden Olcay, “Dünya mutfaklarının en seçkin örneklerini bir araya getirdiğimiz, butik tercihlerden oluşan menümüzde ızgara tatlar ve deniz ürünleri ağırlıkta. Daha çok atıştırmalık lezzet arayışında olanlar için ise pizza ve mini burger alternatiflerimiz bulunuyor.
Menüde kadayıfta tiger karides, steak tartar, dana carpaccio & burrata, ızgara kaya levrek ve deniz mahsullü linguine gibi lezzetleri tadımlamak mümkün” sözleri ile menüye dair tüyolar da veriyor. Olcay, menü oluşturma sürecini de “Gastronomi uzmanlarınca onaylanan menümüz, modern dünya mutfaklarından seçilen özel reçetelerin damak ve göz zevkini zirveye taşıyan muazzam sunumlarından oluşmaktadır. Biz müşterilerimizi, Boğaz’da özel bir yemek arzu eden, gurme lezzetler keşfetmek isteyen ve rafine bir mutfak arayışı bulunan damak tutkunları olarak tanımlıyoruz. Bu bakış açımızla kaliteli, iddialı ve benzersiz lezzetlerimizi büyüleyici bir ambiyansta sunarak tüm yemek severlere her servisimizde tarifsiz bir deneyim yaşatmayı hedefliyoruz” sözleri ile ifade ediyor.
Ekip özenle oluşturulmuş
Vandal, sadece ambiyans ve hizmet kalitesinde değil mutfakta da oldukça iddialı. Çok özel gurme damaklara hitap eden tabaklar çıkartabilecek bir ekip ile mutfak hummalı bir şekilde çalışıyor. Toplamda 25 kişilik ekiple Vandal mutfağının yönetiminden sorumlu olan İsmail Muhacır, sektörün deneyimli isimlerinden. Olcay, Şef Muhacır’ı, “Şefimiz sektörde 15 yıla yakın deneyimiyle, bugüne kadar pek çok ünlü restoran ve otelin şefliğini yapmış yetenekli ve yaratıcı biri. Babası da sektörün eski duayenlerinden, yani aileden gelen bir şeflik tutkusu var. Ayrıca Türk ve dünya mutfağının lezzetlerine hâkim, menü planlama ve geliştirme konusunda da oldukça uzman. Vandal’ın sıra dışı tarzıyla uyumlu bir gustoya sahip” sözleri ile anlatıyor.
Muhacır’ın ekibi ise özenle oluşturulmuş; her biri ayrı ayrı özel mülakata alınıp, İstanbul’un farklı markalarından Vandal bünyesine dahil edilmişler. Aynı zamanda her biri Vandal’ın bir sonraki projesine yönetici adayı. Kadroda; bir brand executive chef, bir head chef, iki sous chef, bir patisserie chef, 6 chef de partie, 6 domi chef de partie, dört commis chef ve dört de intern bulunuyor.
“Her ayrıntı büyük profesyonellikle organize edildi”
Vandal’ın her ayrıntısı, konunun uzmanlarının tecrübeleriyle şekillenmiş, uzman mutfak dekorasyon firmalarından menünün çeşitliliğine bağlı kalarak hizmetler alınmış. Olcay bu sürece dair, “Deneyimiyle alanında isim yapmış şeflerden ve mutfak danışmanlığı veren firmalardan ekstra destekler aldık. Kuruluş aşamasında görüşüne başvurduğumuz bu isimlerden biri de tüm Türkiye’nin yakından tanıdığı şef Murat Bozok’tu. Mimari ekibimiz, danışman şefimiz ve üst düzey mutfak ekibimiz ile kompakt ve şık bir mutfak dizaynı yaptık. Kısacası mutfak alanımızın düzenlenmesinden malzeme seçimine her ayrıntı büyük profesyonellikle organize edildi” diyor.
Amaç; İstanbul’un en popüler roof’u olmak
“Vandal olarak, yola çıkarken genel hedefimiz misafirlerimizin hayatında özel bir yer edinerek onlar için farklı bir adres olmak; insanlara sunduğumuz konseptin hikâyesini, ruhunu anlatmak ve insanların Vandal’ı bu hikâyeyi yaşayacakları bir yer olarak görmelerini sağlamaktı. Bunu kısa süre içerisinde yarattığımız müdavimlerimizle başardığımızı görüyoruz” diyen Ömür Olcay, Signature konsepti için de “Signature konsepti ile amacımız lezzetten servise premium hizmet kalitesiyle İstanbul’un en popüler roof’u olmak. Bu hedefle çıktığımız yolda, yaza çok güzel ve çok keyifli bir başlangıç yaptık. Eğlenceli DJ performanslarımız, canlı müzik gecelerimiz ve keyifli ambiyansımızla şimdiden yaza damga vurduk” ifadelerini kullanıyor.
Olcay’ın ifadesine göre mekânın konuk profilini; dinamik şehir hayatında koşuşturan, genç ruhlu, hayatta her anın değerini bilen, farklı olmaya; farklı renklere, lezzetlere açık olan her yaştan kişi oluşturuyor. Signature katında 400 kişiye kadar misafir ağırlanabilirken Vandal Galaport ise açık ve kapalı mekanları ile toplam 750 kişiye kadar misafir ağırlama kapasitesine sahip.
Ve…
Vandal ile 2025 yılına kadar İstanbul başta olmak üzere birçok şehirde büyümeyi hedeflediklerini belirten Olcay, bir sonraki adım olarak yatırımlarına yurt dışında da hız verip, Asya, Avrupa ve Amerika’da boy göstermeyi planladıklarını söylüyor ve ekliyor: “Bunların öncesinde ise Katar ve Dubai’de şube açma hedefimiz bulunuyor. Yakın gelecekte de mağaza açma planlarımız var. Bunlardan önceliği olan İstanbul Fişekhane projesinde görüşmelerimiz tüm hızıyla sürüyor.”