Metro Türkiye, özel uygulamalarıyla kalitelerini garanti altına aldığı ve raflarında yer verdiği kendi markalı ürünlerini kapsayan kataloğunu yayınladı. Yeniden kapılarını açan restoranların krallara layık sofralar kurabilmelerine yardımcı olacak bu özel ürünlerden birisi de kuşkonmaz. Türk mutfağının önemli lezzetlerinden kuşkonmazı şefler üstelik Metro Türkiye’nin izlenebilirlik çözümleri sayesinde çiftçisinden üretildiği tarlaya kadar görerek müşterilerine güvenilir bir şekilde sunabiliyor.
Kendileri kadar hikayeleri de dikkat çekici
30 yıldır Türk mutfağına sahip çıkmak, Türk mutfak kültürünün gerçek potansiyelini ortaya çıkarmak ve Türk şeflerinin gelişimine katkıda bulunarak dünyada hak ettiği yere gelmelerini sağlamak amacıyla çalışan Metro Türkiye, raflarında yer verdiği kendi markalı ürünlerini kapsayan kataloğunu yayınladı. Katalogda yer alan Metro Türkiye markalı ürünlerin kendileri kadar hikâyeleri de oldukça dikkat çekici.
Alçak gönüllü yabani haliyle köylülerin sevgilisi
Kuşkonmaz doğadan toplanan alçak gönüllü yabani haliyle köylülerin sevgilisiyken, tarıma alınmış haliyle meşakkatli yetiştirilişi yüzünden zenginlerin, elitlerin, kralların baş tacı olmuştur. Kuşkonmaz sebzeler içinde en nazlı olan, en ihtimam isteyenlerden biridir. Öyle her sebze gibi çuvallara doldurulamaz, uzun süre saklanamaz. Bir buket çiçek gibi ihtimamla demet haline getirilmesi, topraktan ilk filizi verdiği andan sofraya gelene kadar itina ile ele alınması gerekir. Bembeyaz rafine sofralarda makbul olan beyazını yetiştirmek ise bambaşka bir maceradır. Kralların sofrasına kuş gibi konan kuşkonmaz, elbette lüks sofralara sade bir şekilde sessizce gelmemiş, tantanası ve şaşaası eksik olmamıştır. Kral sofrası derken, bu mecazi bir ifade değil, örneğin Sezar’ın kuşkonmazına gülyağı damlattığı, varisi ilk Roma imparatoru Augustus’un kuşkonmaz toplayıcı takımı tuttuğu rivayet edilir. Şikemperverliği ve sonsuz iştahı ile bilinen XIV. Louis’in taze körpecik turfanda sebze, özellikle de kuşkonmaz düşkünü olduğu bilinir.
Avrupalı olan kuşkonmaz aslında…
Avrupalı olarak bilinen kuşkonmaz topraklarımızda halk arasında tilkimenden ayrelliye, kırgın otundan çıtırgana kadar birçok isimle bilinir. Anadolu topraklarında doğadan toplanarak tüketilen kuşkonmazı Atatürk'ün de sevdiği, özellikle yabancı protokole verilen yemeklerde sofrada kuşkonmazlı bir lezzet olmasına özen gösterdiği söylenir. Bu nedenle Yalova’da kuşkonmaz üretimini teşvik etmiş, aynı yıl 3 Ekim 1934'te Ankara’da İsveç Prensi Gustav'a verdiği yemekte geç mevsime rağmen kuşkonmazı eksik etmemiştir. Görüyoruz ki; kuşkonmaz Güneş Kral’ın bahçesinden karşı konulamaz bir Frenk modası olarak güneş ışınları gibi yayılmış, kah İngiltere’de, kah bizim buralarda ışıltılı sofralarda boy göstermiştir. Günümüzde de adeta küllerinden doğarak yeniden canlanmıştır.
Metro Chef markası altında müşterilerle buluşuyor
Artık Türk mutfağının önemli ürünlerinden biri haline de gelen kuşkonmaz birçok restoranda tüketicilerin tabaklarına Metro Türkiye’nin izlenebilirlik çözümleri ile güvenilir bir şekilde ulaşıyor. Metro Chef markası altında müşteriler ile buluşan kuşkonmazın üretimi hakkında bilgi almak için QR kodu akıllı telefona okutmak da yeterli oluyor. Müşteriler bu sayede kuşkonmazı hangi çiftçinin hangi tarlada ne zaman hasat ettiğinden, ürünün pestisit ve ağır metal analizlerine, hasat edildiği tarla ve paketlendiği tesislerin gıda güvenliği ve adil çalışma koşullarına uyumluluk denetimlerinden, organik ürün sertifikasına ve besin değeri analizlerine kadar tüm hikâyesini görebiliyor.
“Restoranlara desteklerimiz sürüyor”
Yayınladıkları katalog ile ilgili değerlendirmede bulunan Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç ise “Pandemiden en çok etkilenen sektörlerin başında maalesef yeme içme sektörü geliyor. İnsanların bir araya gelerek sosyalleşme imkânı bulduğu, geleneksel lezzetlerimizin nesilden nesle önemli bir taşıyıcısı olan restoranların kapılarını yeniden açmasından mutluluk duyuyoruz. Pandeminin ilk gününden bu yana olduğu gibi kademeli normalleşme döneminde de restoranlara desteklerimizi sürdürüyoruz. Kendi markalı ürünlerimizin yer aldığı yeni kataloğumuz ile şeflerin krallara layık sofralarla müşterilerini ağırlamalarına yardımcı oluyoruz. Eskişehir Sarıcakaya, Antalya Tigem ve Erzurum’da yetiştirilen, tüm tarım süreçlerine destek olduğumuz, alım garantisi verdiğimiz ve anlaşmalı olarak ürettiğimiz Metro Chef markalı yeşil, mor ve beyaz kuşkonmazlarımız da bu özel ürünlerimizden sadece birkaçı. Ürün çeşitliliğini ve sürdürülebilirliğini sağlayarak, Türk mutfak kültürünün gelecek nesillere aktarılması ve şeflerimizin dünyada hak ettiği yere gelmesi için çalışmalarımız güçlü bir şekilde devam edecek” dedi.
Metro Türkiye, gıda güvenliği, izlenebilirlik, ürün çeşitliliği, ambalaj kalitesi, tazelik, soğuk zincir, sergileme ve sevkiyat konusundaki özel uygulamalarıyla kalitelerini garanti altına aldığı ve raflarında yer verdiği kendi markalı ürünleri içerisinde kuşkonmazın yanı sıra sprey zeytinyağları, tatlı patates, dondurulmuş somon fümeler, karidesler, balzamik sirkeler, mezeler ve burgerler gibi yaklaşık 5 bin ürün çeşidi bulunuyor.