Mehmet GÜNELİ
Kanlıca’nın tarihi atmosferinde yer alan Liçi House, mutfağında yer alan kekler, ekşi mayalı ekmekler, pastalar, dondurma, sütlü ve şerbetli tatlılar gibi pastane ve fırın ürünleriyle dikkat çekiyor. Liçi House iddialı mutfağının yanı sıra başta kahvaltı konsepti olmak üzere menüsüyle mekân olarak da İstanbullulara hizmet veriyor.
Sağlıklı ve lezzetli ürünleriyle öne çıkan Liçi House, İstanbul Kanlıca’da yer alan üretim tesisi ve misafirlerini ağırladığı mekânıyla şehrin gastronomisine renk katıyor. İstanbul Rumeli Üniversitesi ile iş birliği yapan Liçi House önce Pastacılık Akademisi’ni bu yıl ise Aşçılık Akademisi’ni hayata geçirmiş. Şubeleşmeyi de hedefleyen markanın çalışmalarını Liçi House Genel Müdürü Mine Tükel ile konuştuk.
Bize kısaca Liçi House’un hikayesinden söz eder misiniz? Ne zaman kuruldu, ismi nereden geliyor?
Türkiye’de pastacılık ve aşçılık gibi çok önemli bir mesleğin geri planda kaldığını gördüğümüzde bu alanda bir şeyler yapmamız gerektiğine inandık. Oysaki dünyada bu meslekler çok değerli ve bizim de amacımız bu meslekleri hak ettiği yere gelmesine katkı sunmak. Bu amaçla 2018 yılının Kasım ayından itibaren Kanlıca’nın tarihi atmosferindeki mekânımızda İstanbul’un pek çok yerinden tatlı ve pasta severlere 240 metrekarelik üretim tesisimiz ve uzman personelimizle hizmet veriyoruz. Yatırımcımız Erhan Tükel. Mekânımızın adı Uzak Doğu’da bulunan ve sağlıklı bir meyve olan Liçi’den geliyor. Mekânımızı hizmete açtığımız ilk günden bu yana sağlıklı ve aynı zamanda lezzetli ürünler sunmak için çalışıyoruz. Müşterilerimizin evlerinde yapmışlar gibi gönül rahatlığıyla satın almaları için 30 kişilik profesyonel mutfak ekibimizle tüm ürünlerimizi günlük olarak taze sunuyoruz. Ayrıca kullandığımız her ürünün sağlık açısından zararlı olmamasına de büyük özel gösteriyoruz.
Liçi House’un mutfağında neler var? Hangi tatlı, pasta ve ekmekler daha çok talep görüyor? Sizinle özdeşleşen ürünler var mı?
Liçi House mutfağında mayalılar, kekler, ekşi mayalı ekmekler, pastalar, dondurma, sütlü tatlılar, şerbetli tatlılar yer alıyor. Ayrıca Ramazan, 23 Nisan, Sevgililer, Anneler ve Babalar Günü gibi özel zamanlar için de butik, konsept pasta ve tatlı üretiyoruz. Petifurlar ve paket ürünler (tuzlu&tatlı gevrekler) de yer alıyor. Liçi House pastacılık konusunda iddialı bir mutfağa sahip. Özellikle nişan, düğün veya doğum günü gibi özel zamanlar için pastalar tasarlıyoruz. Serpme kahvaltımızın yanında öğle ve akşam için de Türk ve dünya mutfağından örnek lezzetler sunuyoruz. Zengin ürün çeşitliliğinin yanında organik ekşi mayalı ekmelerimiz de büyük ilgi görüyor.
Pasta, fırın ve tatlı ürünleri dışında başta kahvaltı konsepti olmak üzere Kanlıca’da mekân olarak da hizmet veriyorsunuz. Menüde neler öne çıkıyor? Misafir profilinizden söz eder misiniz?
Mekânımız Kanlıca’nın tarihi atmosferinde yer alıyor. Bulunduğumuz bölgeden yoğun bir talep görüyoruz. Ancak bu tarihi mekânı gezmeye gelen yerli ve yabancı turistlere de hitap ediyoruz. Pandemi koşullarından dolayı bahçeli mekân arayışında olanlara güzel bir alternatif olduk. Hem bahçemiz hem de terasımızla mekânların açık olduğu dönemde yoğun ilgi gördük, ancak pandemi koşullarına uygun olarak yüzde 50 kapasiteyle çalıştık. Özellikle sabah zengin serpme kahvaltımız yoğun ilgi görüyor. Klasik Türk kahvaltısı lezzetlerimizle hazırladığımız menümüzde pancake, pişi, bal-kaymak, kruvasan gibi taze tatlar yer alıyor. Kahvaltımızın baş tacı ise100 yıllık tarihi ekşi mayadan ürettiğimiz çeşit çeşit ekmeklerimiz. Mekânların açık olduğu süreçte hafta içi ve hafta sonu istenilen saatte kahvaltı imkânı sunuyoruz. Ayrıca pandemi nedeniyle kahvaltı keyfini evde yapmak isteyenlere paket servis imkânı da sunuyoruz.
Fırın ve pastane ürünlerinde kullandığınız malzemeler ve ekipmanlarda nelere dikkat ediyorsunuz?
Son teknolojiyle donatılan mutfağımızda 30 kişilik profesyonel mutfak ekibi yer alıyor. Kullandığımız tüm ürünler ve malzemelerde kalite ve tazelik unsurunu ön planda tutuyoruz. Her gün taze malzemelerle günlük olarak üretilen ürünlerimizi satışa sunuyoruz.
Liçe House’un eğitim ve akademi çalışmalarından söz eder misiniz?
Bir yılı aşkın süredir pandemi ile birlikte insanlar mutfakta daha çok vakit geçirir oldu. Bu süreçte hobi veya meslek olarak pastacılık ve aşçılığa yönelimin git gide artığını gözlemledik. Bu talebi görerek İstanbul Rumeli Üniversitesi ile bir iş birliğine giderek önce Pastacılık Akademisi’ni daha sonra ise bu yıl Aşçılık Akademisi’ni hizmete açtık. Geçen yıldan bu yana verilen eğitimlerde bugüne kadar 1500’a yakın kişi pastacılık ve aşçılık sertifikalarını aldı. Kanlıca, Haliç ve Silivri’deki 3 ayrı mutfakta kısa ve uzun dönem eğitimler veriyoruz. Mayıs ayındaki kademeli normalleşme kararlarıyla da eğitimlerimiz kaldığı yerden devam ediyor. Eğitim kadromuzda ise Rumeli Pastacılık Akademisi, Eğitim Mutfakları Koordinatör Şefi Sibel Karakuş, Rumeli Pastacılık Akademisi Eğitmen Şefi Murat Tek ve Aşçılık Eğitmen Şefi Mehmet Bayar üstleniyor. Özellikle pastacılık eğitimleri konusunda kadın kursiyerlerimizden yoğun talep alıyoruz. Eğitimlere gelen öğrencilerimizin yüzde 95’ini kadınlar oluşturuyor. Kurslarımıza, evinin mutfağında harikalar yaratmak isteyenler de bunu profesyonel olarak yapmak isteyenler de geliyor.
Markanın büyüme ve şubeleşme hedefleri neler?
Aynı kalite ve hizmet anlayışıyla şubeleşip, sağlıklı lezzetten ödün vermeyen yepyeni kitlelerle buluşmayı hedefliyoruz. Şubeleşmeyi akademi alanında da yapmayı hedefliyoruz. Pastacılık ve aşçılık akademimizi Anadolu’nun farklı şehirlerine de taşıyacağız. İlk aşamada hedef şehirlerimiz İzmir, Ankara ve Konya.
Pandemi dönemini nasıl geçiriyorsunuz? Takipçileriniz lezzetlerinize nasıl ulaşıyorlar?
Pandemi döneminde birçok mekânın yaşadığı sıkıntıları bizler de yaşadık. Bu süreci ağırlıklı paket servis ve pastanemizden satışlarla geçirdik. Sizlerin de bildiği gibi pandemi sürecinde insanlar hem sağlıklarına hem de yediklerine daha çok dikkat etmeye başladılar. Bu noktada Liçi House olarak en çok tercih edilen ürünlerimizden olan 100 yıllık ekşi mayadan hazırladığımız ekmeklerimiz büyük ilgi gördü ve görmeye devam ediyor. Tarihsel geçmişi 1500’lü yıllara kadar dayanan ekşi mayalı ekmeklerimizi, en az 18-24 saat mayalandırma süresiyle birlikte yararlı bakteri içeriğini artırıyoruz. Aynı zamanda organik olan ekşi mayalı ekmeklerimiz, kabuğundaki Beta Glukan sayesinde bağışıklığı güçlendirirken hazımsızlığı gideriyor, kan şekerini dengelerken hastalıklardan koruyor.