İstanbul’u tarihte yaşamak: The Peninsula İstanbul

The Peninsula Hotels markasının dünya çapındaki en yeni üyesi olan The Peninsula İstanbul 14 Şubat 2023'te açıldı. Otel misafirlerini, konaklamanın yanı sıra, 20. yüzyılın başlarından kalma tarihi yolcu terminali binasının yüksek tavanlı ikonik The Peninsula lobisinde ağırlıyor.

Fevziye SALAŞ

The Hongkong and Shanghai Hotels Limited’e ait The Peninsula Hotels markasının en yeni üyesi olan The Peninsula İstanbul 14 Şubat 2023'te açıldı. Otel kapılarını ilk kez; The Peninsula Hotels markası, markanın sahibi ve işletmecisi The Hongkong and Shanghai Hotels, Limited, The Peninsula İstanbul ve yönetimi ile birlikte çalışılan iş ortaklarını tanıtmak için açmış; konukların ağırlanmasına 14 Şubat tarihinde başlayacağı duyurulmuştu. Ülkemizde yaşanan deprem sebebiyle, tören yapılmadı, planlanan bu tarihte otel hizmete açıldı. 

The Peninsula İstanbul misafirlerini konaklamanın yanı sıra, 20. yüzyılın başlarından kalma tarihi yolcu terminali binasının yüksek tavanlı ikonik The Peninsula lobisinde ağırlıyor. The Peninsula’nın dünyanın dört bir yanında olduğu gibi, kısa süre içinde İstanbul’da da bir klasik haline geleceği düşünülen Peninsula Çay Saati de sıra dışı tatları ile misafirlerini bekliyor.

Tanıtım toplantısında konuşan The Peninsula İstanbul Genel Müdürü Jonathan Crook, otel açılışıyla ilgili olarak “Dünyanın iki büyük kıtasını birbirine bağlayan İstanbul, yüzyıllardır kültürlerin de buluşma noktası olarak insanlık tarihinde çok özel bir yere sahip. The Peninsula'da en çok kişiselleştirilmiş hizmetimiz ve detaylara verdiğimiz önemle tanınırız. Ama daha da önemlisi, tüm otellerimizin kendine özgü kişilikleri, tasarımları ve kültürleri vardır. The Peninsula İstanbul’da da her bir detay özenle tasarlandı. İstanbul'un mirasının zenginliğini yansıtan, ama aynı zamanda günümüzün dinamizmi ve enerjisini de içinde barındıran görkemli bir otel yaratmayı hedefledik. The Peninsula İstanbul'un ikonik özellikleri, kusursuz servisi ve lezzetleriyle sadece İstanbul'un değil tüm dünyanın ilgi odağı olacağına yürekten inanıyorum. Ama en önemlisi Türk misafirperverliği ve The Peninsula geleneklerinin mükemmel karışımı ile misafirlerimiz için kalıcı anılar yaratmak olacak” derken projenin iş ortakları hakkında düşüncelerini de "Otelimizin kendine özgü estetiğini oluşturmak için Türkiye'nin en önde gelen yaratıcı isimlerinden birçoğu ile birlikte çalışmış olmak büyük bir zevk. Bu sanatçılar, misafirlerimiz için otantik ve güzel bir ortam sağlamanın yanı sıra kendi ülkelerinin kültürel miraslarını da yansıtmak için büyük çaba gösterdi” sözleri ile ifade etti.

Dünya çapında tanınan bir kadro

The Peninsula İstanbul’un iş ortaklarının çalışmaları ve küratörlüğü, otelin her yönü ile - bahçe, mutfak, özel koku, her bir alanın iç dekorasyon ve düzenlemeleri ve odalar- kusursuz olmasını sağladı.

The Peninsula İstanbul, aralarında İstanbul Şakirin Camii de olmak üzere, Orta Doğu, Asya ve Avrupa’da, birçok kamuya açık ve özel alan tasarlayan mimar ve iç mimar Zeynep Fadıllıoğlu imzası taşıyor. Otelin zarif iç mekanları, Fadıllıoğlu’nun modern tasarım ögeleri ile geleneksel Türk motiflerini bütünleştiren imza stili, modern tasarım öğelerini bölgesel işçilik detaylarıyla birleştirerek, bunları çarpıcı güzellikteki yaratımlara titizlikle dönüştürüyor. 

Ödüllü uluslararası peyzaj mimarı Enzo Enea, dünya çapındaki çeşitli iklim bölgelerinde dış mekân alanları ve bahçeler yaratma konusundaki uzmanlığını otele taşıdı. İstanbul Tarihi Yarımada’nın Boğaz’a bakan geniş, ikonik lokasyonuna uzman bakış açısını ve doğal bitki örtüsü bilgisini getirdi. Proje hakkında Enea, “Alanı ilk ziyaret ettiğimde, Karaköy’ün tarihi ruhunu hemen hissettim. The Peninsula İstanbul’u bulunduğu konum ile bütünleştirmek ve peyzajın dört bina etrafında birleştirici bir unsur olmasını istedik” şeklinde konuştu.

Doğuş Grubu'nun Akademik ve Sanat Danışmanı Çağla Saraç, ülkesinin sanat hazinelerini korumak ve tanıtmak için Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yoğun bir şekilde çalıştı. Modern ve klasik Türk sanatındaki derin uzmanlığını, The Peninsula İstanbul’daki ortak kullanım alanlarında ve odalarda sergilenen çeşitli orijinal sanat eserleri koleksiyonunu seçmek için kullandı.

Koleksiyonları Paris Moda Haftası'nda sunulan ve Londra'da Harrods, New York'ta Bergdorf Goodman ve Paris'te Montaigne Market gibi seçkin perakende satış noktalarında yer alan ünlü moda tasarımcısı Arzu Kaprol’un modern duyarlılığı ve sıra dışı kumaşlara olan ilgisiyle birleşen titiz işçiliği, The Peninsula İstanbul çalışanları için yarattığı üniforma tasarımlarında kendini gösteriyor.

Nishane markası kurucuları, Mert Güzel ve Murat Katran, The Peninsula İstanbul’un oda içi banyo ürünleri koleksiyonu için “Citrus Fig & Bosphorus Breeze” adın verdikleri özel bir koku yarattı. Nishane, kokuyu oluştururken İstanbul'un Bizans döneminden kalma incir ağaçlarına odaklandı. 

Türkiye’den ilk ve tek iki Michelin yıldızlı şef Fatih Tutak, gastronominin en prestijli ödüllerinden birini elde ettiği dünya çapında bir kariyere sahip. Tutak, The Peninsula İstanbul’un imza restoranı Gallada'nın Direktör Şefi rolüyle lezzetli ve yenilikçi bir Türk-Asya mutfağı yaratıyor. Menüsü ve iç tasarımı ile Gallada, Türk kumaşları, armatürleri ve çini mozaiklerle cömertçe döşenmiş bir ana yemek odası; nar ağaçları ve basamaklı bir çeşmenin Boğaz ve Tarihi Yarımada’nın eşsiz manzarasını çerçeveleyen görkemli terası ile eşsiz bir deneyim sunacak.

Boğaz’ın mirasını yaşamak

The Peninsula İstanbul’da konaklama veya etkinlik planlamak isteyen misafirler, rezervasyonlarını The Peninsula İstanbul’un web sitesi www.peninsula.com/istanbul veya tercih ettikleri seyahat danışmanları aracılığıyla gerçekleştirebiliyor. Karaköy’de müze, restoran ve butiklerin yer aldığı yeni bir deniz kıyısı yaşam projesi olan Galataport’taki konumu ile The Peninsula İstanbul; Galata Kulesi, Galata Köprüsü, Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii ve Topkapı Sarayı’na yürüme mesafesinde bir konaklama deneyimi sunuyor.