Fatma SEÇKİN
1958 yılından bugüne endüstriyel mutfak sektörüne katma değerli ürünler kazandıran Öztiryakiler 1300 çalışanı ile hazırlık, pişirme, taşıma, bulaşık, soğutucu, açık büfe ve servis ekipmanları yanı sıra, masa üstü servis ekipmanları, temizlik ve hijyen sistemleri ve mobil sahra yaşam üniteleri üretimlerini 140 bin metrekare modern üretim tesislerinde gerçekleştiriyor.
Sektöründe en geniş ürün yelpazesine sahip Öztiryakiler, dünyanın tercih ettiği markaların ve profesyonel kahve ekipmanlarının satış ve servis hizmetlerini sunmasının yanında 2 binden fazla cihaz ve 4 bin 500’ü aşkın ürünüyle ülkemizde ve dünyada tüm proje ihtiyaçlarına profesyonel çözümler sunan bir marka. Bunun yanında Türkiye’de 4 bölge müdürlüğü, 74 bayi, 118 satış sonrası servis noktası ve dünya da yaygın satış-servis ağı ile 5 kıtaya doğrudan satış, anahtar teslim proje ve servis desteği veriyor.
Endüstriyel mutfak sektörünün öncü firmalarından Öztiryakilerin üretim kapasitesi ve hedefleri hakkında bilgi veren Tahsin Öztiryaki ülkemizin ve sektörün pandemi sürecinde yaşadıklarını gastronomidergisi.com’a değerlendirdi.
Türkiye’de sektöründe en yüksek pazar payına sahip marka olmalarının yanı sıra endüstriyel mutfak kategorisinde de ihracat lideri olduklarını belirten Öztiryakiler Yönetim Kurulu Üyesi Tahsin Öztiryaki, firma olarak 130 ülkeye ihracat gerçekleştirdiklerini, 2021 yılında ise bu rakamı 150’ye çıkartmayı hedeflediklerini söyledi.
“Pandemide bazı sektörler kendilerine yeni kapılar açtı”
İhracattaki başarılarının sürdürülebilirliğini koruyacak çalışmalarla, sektöre yenilikçi çözümler katmayı hedeflediklerini belirten Öztiryaki, “İçinde bulunduğumuz süreçte bazı sektörler kendilerine yeni kapılar açarken, bazı sektörler de maalesef olumsuz yönde etkilendi. Özellikle dünyadaki arz- talep dengelerinin değişmesiyle ham madde problemi ortaya çıktı. Ham maddenin temininin zorluğundan kaynaklı fiyatlar çok yükseldi. Pandeminin ilk aylarında ticaret rotalarının şaşması nedeniyle konteynerların dünya ülkelerine dağılımında ters durumlar yaşandı. Ciddi anlamda lojistik problemleri baş gösterdi. Dünyada lojistik fiyatlarındaki artış, tüm sektörlerin yaşadığı olumsuzlukların başında yer aldı, diyebiliriz. Ancak şu an her şey çok daha iyi. Dünya ticaretinin hareketlenmesiyle birlikte sektörümüzde taleplerde bir yükseliş yaşanıyor” diye konuştu.
Pandemiyle birlikte farklı bakış açısı geliştirdik
Bakanlığın tescili Ar-Ge merkezlerinden birine sahip olan Öztiryakiler’in pandemi sürecinde dünyanın taleplerine cevap verme önceliği yaşadığını dile getiren Tahsin Öztiryaki, “Pandemiyle birlikte proje çözümlerimizde farklı bakış açısına giderek, sağlık sektörü üzerine yeni çalışmalar geliştirmeye devam ediyoruz. Süreçte15 kişilik AR-GE ekibimizle 2020’de başladığımız aşıyı -86 derecede muhafaza edebilen Ultra Soğuk Derin Dondurucu (Ultra Low Temperature Freezer) teknolojine sahip yerli üretim buzdolaplarımızı, 2021 yılı başında lanse ederek üretim sistemimize dahil ettik” dedi.
“23 ülkeye askeri lojistik destek ürünleri temin ediyoruz”
Endüstriyel mutfak ürünleri özelinde uzun süredir Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ana tedarikçileri olduklarını vurgulayan Öztiryaki, “15 yıldır askeri yaşam üniteleri alanında da üretim ve ihracat yapıyoruz. Bizim ürünlerimiz insanı, askeri yaşatmaya ve tabiat şartlarını yenmeye yönelik. İlk olarak 2005’de Gürcistan’a 10 adet Sahra mutfağı gönderdik. Ardından Rus ordusu için Sibirya’da taşınabilir kamp kurduk. Bu projede çamaşırhane, mutfak, duş ve tuvalet ürünleri tasarlayıp ihraç ettik. Aynı zamanda ABD ve İtalyan ordularına sahra mutfaklarını yaptık. Birleşmiş Milletlere komuta yeri konteynerleri yaptık. Bugün 1000 adetten fazla ürünümüz dünyanın çeşitli bölgelerinde yer alıyor. Ocak 2021 itibarıyla 11 ayrı çeşit ve toplamda 70 adetten fazla konteyner tip Sahrada Yaşam Ünitesini Türk Ordusuna teslim etmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Bu ürünler Mayıs 2021 de Türk Silahlı Kuvvetleri’nin katıldığı NATO tatbikatında kullanılmak üzere Romanya’ya gönderildi. Bugün 23 ülkeye askeri lojistik destek ürünleri temin ediyoruz” dedi.
“Dünyanın en güçlü tedarikçileri arasında yer alıyoruz”
Marka olarak yerli ürünlerimizle üretim yapmanın hem ülkemiz hem de sektörümüz için avantajlarını her platformda dile getiriyorum diyen Tahsin Öztiryaki sözlerini şöyle sürdürdü: “Mutfak, fırın, erzak depolama, soğuk oda, su analiz ve arıtma, çamaşır yıkama, bulaşık yıkama, banyo-tuvalet, sağlık üniteleri, komuta yeri üniteleri gibi 20 çeşitten fazla üründe dünyanın en güçlü tedarikçileri arasında yer alıyoruz. Söz konusu ürünler yüzde 100 oranında Türk mühendislerimizin tasarımı ve kendi yerli üretimimizdir. Bunun yanında Türkiye’nin ilk yerli hızlı tren projelerinin mutfak ekipmanlarının teminini de Öztiryakiler olarak gerçekleştirdik. Sektörümüzde farkındalık yaratacak çalışmalarımızla birçok ülkenin kurumlarında tedarikçisi olmayı planlıyoruz.”
Hoshizaki hisseleri Japon borsasında işlem görüyor
Yakın zamanda Japonlarla giriştikleri ortaklık hakkında bilgi veren Öztiryaki konuyla ilgili şu açıklamada bulundu “Sektörümüzde ilk AR-GE merkezi kurmamızın ardından teknolojik ve yenilikçi çalışmalarımız büyük bir ivme kazanmıştır. Hoshizaki markası olan Japon ortağımızla temaslarımız sonrasında 2019’da masaya oturduk ve yüzde 28,6 oranında hisse ile ortaklığımızı hayata geçirdik. 1947'de kurulan Japonya merkezli Hoshizaki Corporation, dünya genelinde toplam 51 grup şirketi ve 13 binden fazla çalışanla faaliyet gösteriyor. Geçen yıl 2,44 milyar avro ciroya ulaşan ve endüstriyel mutfak ekipmanları sektöründe dünyanın en büyük üç firması arasında yer alan Hoshizaki'nin hisseleri Japon borsasında işlem görüyor. Bu ortaklık yakın coğrafyadaki pazar paylarını da artırmayı hedefliyoruz. Hoshizaki markası dondurucu dolap üreticisi ve dünyanın en güçlü markası. Sektörümüze bu büyüklükte bir marka ile çalışmanın faydalarını önümüzdeki yıllarda daha güçlü hissedeceğiz”
“Değerlerimize bağlı üretim yapmayı ilke edindik”
"Her zaman değerlerimize bağlı kalarak üretim yapmayı ilke edindik" diyen Tahsin Öztiryaki, “Tüm üretim proseslerimizde çevre ve toplum yararını önceliğimiz olarak kabul ediyoruz. Ve bu önceliğimizi gelecek tüm planlamalarımıza dahil ediyoruz. 63 yıldır sektörümüze büyük katkılar sağlayarak, endüstriyel mutfakların en çok tercih edilen markası haline geldik. Bunun sürdürülebilirliği için her zaman üretimimize daha iyisini kazandırma çabası içerisindeyiz. Ülkemizde ve dünyada sunduğumuz çözümlerle daha fazla mutfakta yer almayı amaçlıyoruz. İkinci ve üçüncü neslin bir arada olduğu şirket yönetimimizde gelecek kuşaklara marka kalitemizi sürdürülebilir şekilde bırakmayı hedefliyoruz" diye konuştu.