DFS Gıda, 2011 yılında Hami O¨zer ve İrfan Ertekin ortaklığıyla Manisa’da kuruldu. “Kuru Gıda Ço¨zu¨mleri” anlamında “Dried Food Solutions” kısaltmasından gelen DFS Gıda, işlediği kuru domates ve yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş domates ürünlerini ihraç¸ ediyor. Dünya genelinde 13 ülkeye ihracat gerçekleştiren ve en büyük pazarı Avrupa ülkeleri olan şirket, TOMRA Food ’un ayıklama çözümleri ile yüksek kalitede işleme süreçlerini yönetiyor.
DFS Gıda’nın lokomotif u¨ru¨nu¨ fırında yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş¸ domatesken güneşte kurutulmuş domates, ek u¨ru¨n oluyor. Sadece yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş domates üretimi, 10 bin m2 kapalı alanda gerçekleştiriliyor. Türkiye’de bu alanda ihracat yapan yaklaşık 15 firma varken DFS Gıda, liderler arasında yer alıyor. Kasım 2021’den bu yana TOMRA’nın Blizzard makinesini kullanan DFS, teknoloji yatırımıyla da sektörde örnek teşkil ediyor.
Tohumları kendileri tarafından sağlanan ve Ege Bölgesi’nin topraklarında yetiştirilmiş¸ domatesleri tesislerinde işleyen DFS, ihracatının yüzde 60’ını Avrupa ülkelerine gerçekleştiriyor. Amerika Birleşik Devletleri, Uzak Doğu ve Avustralya’ya da ihracat yaptıklarına değinen DFS Gıda CEO’su Hami Özer; “Rekolteye bağlı olarak yılda 3.000 ton yarı kurutulmuş dondurulmuş domates, 500 ila 700 ton civarında ise güneşte kurutulmuş domates ihracatı gerçekleştiriyoruz. Yarı kurutulmuş¸ domates, Avustralya’da yaşayan İtalyan ve Yunan ailelerin keşfetmiş¸ olduğu bir u¨ru¨n. Türkiye iç pazarı, kuru domatesi çok az kullanıyor, fırında yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş domatesi ise hic¸ kullanmıyor. Dolayısıyla üretimimizin tamamını ihraç ediyoruz. İhracat gerçekleştirdiğimiz tüm ülkeler, gıda güvenliği ve kalitesine üst noktada önem veriyor. Bu nedenle TOMRA’nın ayıklama teknolojilerinden faydalanarak elle ayıklama ile mümkün olmayan bir gıda güvenliği ve kalitesi sağlıyoruz” şeklinde belirtti.
Türkiye, kuru domates ve yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş domates ihracatında lider
Türkiye’de güneşte kurutulmuş domates üretiminin son 30 yıla, yarı kurutulmuş dondurulmuş domates üretiminin ise 2000 yılının başlarına dayandığına değinen DFS Gıda Kurucu Ortağı İrfan Ertekin; “Türkiye’nin toplamda kurutulmuş¸ işlenmiş¸ domates ihracatı yaklaşık 40 bin ton civarında. 17-18 bin ton fırında yarı kurutulmuş¸ dondurulmuş¸ domates ve 12-13 bin ton kurutulmuş¸ işlenmiş¸ domates ihracatı söz konusu. Türkiye, bu iki alanda dünyada lider konumda ve Türkiye haricinde ihracat yapan başka üretici ülke bulunmuyor. Üretim yapan ülkeler ise genelde kendi iç tüketimleri için bu ürünleri kullanıyor. Dolayısıyla ihraç ettiğimiz ürünlerin kalitesi çok önemli. Çok yüksel hacimli üretimler olmasa da ülkemizin kalitede de liderliğini koruması gerekiyor. Bu nedenle yüksek teknolojiyi kullanarak üretim yapmamız önem arz ediyor ve DFS, teknoloji yatırımları ile sektördeki ender firmalardan biri” diyerek açıkladı.
Ürünleri için sezon başlangıcının Temmuz ayı olduğunu belirten Hami O¨zer, “Tamamen toprağa bağlıyız, domateste Temmuz ayında hasat başlıyor ve hava durumuna bağlı olarak Eylül sonu, Ekim başına kadar devam ediyor. Bu kadar kısa sürede ürünlerinizi hatasız olarak yüksek kapasitede işlemeniz gerekiyor. Blizzard optik ayıklama makinesinin yoğun sezonda uzun bir vardiyada dahi yüksek performans sunacağını biliyoruz. İşlediğimiz ürün, yüzde yüz doğal ve tarladan gelen bir ürün. Üründe sıfır hata oluyor ve işleme sürecinde de bunun devamlılığı sağlanmalı. TOMRA’nın Blizzard ayıklama makinesi ile bitkisel kökenli yabancı maddelere karşı ürünlerimizi ve müşterilerimizi garanti altına alıyoruz. Makine, renk kusurlarını da algılıyor. Bu makineden geçmeden ürünlerimizin sevkiyatı yapılmıyor. Ürün kalitesi ve gıda güvenirliği konusunda üretimimize katkı sağladığını söylemeliyiz” dedi.
Gıda alanında insan sağlığının söz konusu olduğuna dikkat çeken İrfan Ertekin; “DFS olarak TOMRA çözümleri gibi otomasyona yaptığımız yatırımlar, insan sağlığı ve gıda güvenliğine verdiğimiz önemin bir göstergesi oluyor. Ürün yetiştirme ve takibi konusunda zaten lideriz. Ancak ürünlerimizde her hangi bir yabancı madde ve ürün kusuru olmadığını garantilemeliyiz. TOMRA makinesini satın almamızdaki amaç, işletim maliyetlerinde sağladığı avantajların yanı sıra elle ayıklamada insan gözünün göremeyeceği kusurları hattan uzaklaştırması oluyor. Böylece yüksek ürün kalitesi, gıda güvenliği ve verimlilik sağlıyoruz” dedi.