Deprem bölgesindeki üreticilere Metro Türkiye’den 4 bin ton meyve sebze alım desteği

Bugüne kadar yaklaşık 300 ton meyve sebze ürünün alımını gerçekleştirerek çiftçilere katkıda bulunan Metro Türkiye, alım miktarını yeni ürünlerin de hasatıyla birlikte önümüzdeki aylarda 1.000 tona ulaştıracak. Bununla birlikte meyve sebzeye ek olarak yağ, bakliyat, balıkçılık ürünleri ile birlikte bugüne kadar 1.500 ton ürünü de halihazırda raflarında sunuyor. Eylül ayında başlayacak yeni sezonda ise meyve sebze alım desteğini dört katına çıkararak 4 bin tona ulaştırmayı hedefliyor. 

1990 yılından bu yana tüm çalışmalarını Türk mutfağını ve değerlerini koruma ilkesi ile sürdüren Metro Türkiye, çiftçiler ve üreticilerden yeme-içme sektörüne kadara tüm iş ortaklarına yönelik projeleriyle gastronomi ekosisteminin gelişimine destek veriyor. Üretim olmadan gastronomi sektörünün var olamayacağının bilinciyle, yerel ürünleri ve üreticileri koruyan, tanıtan ve Türkiye ekonomisine katma değer sağlayacak çalışmalara öncülük ediyor. Her koşulda üreticinin yanında olan Metro Türkiye, ülkemizi derinden sarsan depremler nedeniyle zorlu bir süreçten geçen çiftçilere ise bölgeden sürekli olarak yaptığı ve her geçen gün yeni bir çeşit eklediği ürün alımlarıyla güç veriyor. Bugüne kadar toprakta ya da dalında kalan yaklaşık 300 ton meyve sebze alımını gerçekleştiren şirket, sezon sonu olan eylül ayına kadar depremzede çiftçilere destek amacıyla bölgeden temin ettiği ürün miktarını 1.000 tona çıkaracak. Bölgeyi yakından takip ederek ihtiyaç sahibi üreticilere ulaşan Metro Türkiye’nin eylül ayı itibarıyla başlayacak yeni sezon için ise hedefi bu rakamı 4 katına çıkararak 4.000 tonluk meyve sebze alımına imza atmak.

Bölge kalkınması için tarımda sürdürülebilirlik

Metro Türkiye olarak hiçbir zaman ürünleri sadece tedarik edip raflara taşımakla yetinmediklerini, asıl hedeflerinin üretimden yeme-içme sektörüne uzanan ekosistemde tüm sürece değer katmak olduğunu ifade eden Metro Türkiye Satın Almadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Deniz Alkaç, deprem nedeniyle büyük bir yara alan afet bölgesine de bu anlayışla ilk günden bu yana yardım eli uzattıklarını söyledi. Ülkemizin tarım açısından en verimli topraklarını barındıran afet bölgesinde üreticilerin büyük zorluklarla karşı karşıya kaldığına dikkat çeken Alkaç, “Tam 33 yıldır yeme-içme sektörünün, çiftçinin, üretici örgütlerinin ve kooperatiflerin en önemli iş ortaklarından biriyiz. Sahip çıkmayı görev edindiğimiz ‘yerel’ yaklaşımımızla yıllardır üretici, yerel ürünler ve Coğrafi İşaret tescili olan veya olabilecek değeri bulunan ürünlere yönelik çalışmalara imza atıyoruz. İşte bu anlayış ve sorumlulukla felaketin yaşandığı ilk andan itibaren yerel üreticiyi destekleme amacıyla, bölgede mücadele veren çiftçilerimize ulaşmaya çalıştık. Ne yazık ki üreticilerimizin yetiştirdikleri ürünleri toplamak için ekipmanları hasar aldı. Öncelikle onlara ekipman desteğinde bulunduk ve ardından bugüne kadar yaklaşık 300 ton meyve sebzeyi çiftçilerimizden tarlalara birebir ziyaret ederek çitfçilere ulaşarak satın alıp tüm mağazalarımızda müşterilerimize sunmaya başladık. Metro Türkiye olarak bölgedeki üreticilerin elinde kalmış ürünleri satın almamız, bu ürünleri raflarımıza taşımanın çok ötesinde üreticilere önümüzdeki yıllar için umut olmak anlamına geliyor ki, bu çok önemli. Bölgenin tekrar kalkınabilmesi ve tarımda sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi için üreticilerimize ihtiyacımız var. Bu nedenle onlara uzatılan her elin, verilen her desteğin çok kıymetli olduğuna inanıyoruz. Ayrıca, bu ürünlerin hem üreticilerine hem de ülkemize kalıcı bir ekonomi oluşturabilmesi için bölgedeki ilgili kurum ve kuruluşlarla Coğrafi İşaret Tescili başvuru sürecini de yürütüyoruz. Metro Türkiye olarak her zaman olduğu gibi bu dönemde de yine üreticilerimizin yanında olmaya devam edeceğiz.” dedi

Deniz Alkaç: “Hatay beyaz balkabağı için Coğrafi İşaret tescil başvurusunda bulunuldu”

Bölgeden temin edilen ürünleri korumak ve ürünleri koruyabilmek ve kalıcı bire ekonomik değer oluşturmak amacıyla Coğrafi İşaret tescili alma çalışmalarına da yöneldiklerini kaydeden Alkaç, “Alımını yaptığımız Hatay Kırıkhan siyah havucunun Coğrafi İşaret tescili bulunuyor. 10 yılını geride bıraktığımız Coğrafi İşaretli Ürünler projemiz kapsamında deprem bölgesinden aldığımız ve tescil alma potansiyeli yüksek olan Hatay beyaz balkabağının tescil başvuru sürecini afetten kısa bir sonra başlattık. Antakya Ticaret Sanayi Odası, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi, Antakya Meslek Yüksek Okulu Aşçılık Bölümü Öğretim Görevlileri iş birliğinde yürütülen Hatay beyaz balkabağının tescil başvurusunun geçen hafta Türk Patent Enstitüsü’ne yapıldığını açıklamak isterim. 2 aydan kısa bir sürede, özellikle afet bölgesine özel bir ürünün başvurusunun tamamlanmış olması gurur verici. Deprem bölgesindeki potansiyeli olan diğer ürünler için de tescil başvuru çalışmalarını yürütüyoruz. Metro Türkiye olarak bölgedeki kurum, kuruluş ve sivil toplum kuruluşlarına Coğrafi İşaretli ürünler konusunda öncülük yapmaya, yol göstermeye devam edeceğiz. Bu ürünlerin Coğrafi İşaret Tescili alması hem yerel ürünlerimizin korunması hem de kooperatiflerimize daha verimli ve sürdürülebilir bir gelir yaratılması anlamına geliyor. Biz bir kerelik alım almak üzerine ilerlemiyor, bölgeye kalıcı bir etki bırakmaya çalışıyoruz.” dedi.

Kooperatifler başrolde

Bölgede ihtiyacı olan üreticilere ulaşma konusunda kooperatiflerin köprü görevi gördüğünü ve Metro Türkiye olarak tüm alımları kadın kooperatifleri aracılığı ile gerçekleştirdiklerini vurgulayan Deniz Alkaç, “Amacımız bu alımları sürdürülebilir hale getirerek daha çok çiftçimize ulaşmak ve böylece bölgeye sürekli bir destek sağlamak. Bu konuda kooperatifiler, üreticiler ile aramızda köprü kuruyor. Özellikle de kadın kooperatiflerimiz ile işbirlikleri gerçekleştiriyoruz. Örneğin bugüne kadarki ürünleri Mersinden Kadın Kooperatifi ve Zahide Ana Kadın Kooperatifi üzerinden aldık. Kooperatifler aracılığı ile bölgeyi yakından takip ederek yeni ürün alımlarımızı gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar kooperatiflerle desteklenen bir ekonomik modelin hepimiz için çok daha verimli ve kazançlı olacağına inanarak üreticileri bu yönde destekledik. Bu süreçte kooperatiflerin üstlendiği görevin önemine bir kez daha şahit olduk. Bölge özelinde çalışacak kooperatifler aracılığıyla ürün çeşitliliği ile birlikte destek alımlarımızı da genişleteceğiz. Hedefimiz, eylül ayı itibarıyla başlayacak yeni sezonda bu rakamı 4 katına çıkararak 4.000 tonluk ürün alımına imza atmak” bilgisini verdi.

Daha fazla üreticiye ulaşarak ürün çeşitliliğini de artırıyor

Satın alımı gerçekleştirilen ürünler arasında Hatay Arsuz limonu, Hatay beyaz balkabağı, Hatay Kırıkhan havucu, Hatay Kırıkhan siyah havucu, tatlı patates, lahana ve marul gibi bölgede yetişen yeşillikler bulunduğunu kaydeden Alkaç, “Bölgeden yaptığımız destek amaçlı ürün alımlarını artırmayı ve bu sayede bölgeye daha fazla katkı sağlamayı hedefliyoruz. Hasadın devam ettiği sezon sonuna kadar, rutin olarak bölgeden gerçekleştirdiğimiz satın almalardan ayrı olarak zorda kalan çiftçilerimize destek olmak amacıyla yürüttüğümüz meyve sebze alımlarının 1.000 tonu aşmasını planlıyoruz. Bölgeyi yakından takip ederek ihtiyacı olan üreticilere ulaşıyoruz. Bu sayede hem hayata tutunması için gerekli maddi kaynağa ihtiyaç duyan daha fazla üreticimizle buluşuyor hem de temin ettiğimiz ürün çeşitliliğini artırıyoruz. Ayrıca, Metro Türkiye bünyesi altında yer alan Gastronometro’da bölge ürünleriyle yeni tarifler geliştirerek bu ürünlerin sektördeki kullanımının yaygınlaştırılmasını amaçlıyoruz.” diye konuştu.

Alkaç, destek alımı yapılan ürünlerin yanı sıra önceden beri rutin olarak bölgedeki tedarikçiler üzerinden gerçekleştirilen taze ve dondurulmuş su ürünleri alımlarına devam ettiklerini sözlerine ekledi.